Türkiye 12 Eylül’de, 30 yıl öncesiyle hesaplaşmasını yaptı. Millet, 82 darbe anayasasının ruhunu değiştiren önemli maddelerine yüzde 58’lik bir oyla “evet” dedi. Yorumlar ve değerlendirmeler de birbirini izledi.
Güneydoğu’da birkaç il hariç “baskıyla” gönderilmeyenleri saymazsak ülkenin tamamı kendi özgür iradesiyle oy kullandı…
Kemal bey hariç…
O da “özgür iradesiyle oy kullanamayan” sınıfında yer aldı…
Şişinerek “benden fazla gezen lider yok” deyip, her gittiği yerde “hayır” verilmesini söyleyen CHP Genel Başkanı Kemal bey, kendisi hayır diyemedi…
Geçen ay gazeteler Kemal beyin oy kullanmasının tehlikeye girdiğini de yazmışlardı…
Demek ki Kemal bey okumamış…
Muhabirler köşe bucak Kemal beyi ararken, Kemal bey de adını bile doğru söyleyemediği Kağıthane’de, kendi deyimiyle de “Kağıttepe”de seçmen listesini inceliyormuş…
Elbette ben Kemal beyin oy kullanıp kullanmamasına takılmayacağım ama merak ettiğim şeyse eğer aynı hatayı Başbakan Recep Tayyip Erdoğan yapsaydı ne derdi diye merak ettiğimden konuyu gündemime aldım…
İlk başta “kendi oyuna sahip çıkamayan başbakan, milletin oyuna nasıl sahip çıksın” diye kükrerdi…
Sonra “Daha kendi işini takip edemiyor, ülkenin işini mi takip edecek” diye dalga geçerdi…
Belki de “Başbakanın okuma yazması yok zahir ki, listede adını görememiş” derdi…
Daha çok söylerdi…
Mesela “Muhtarlığın yerini bulabildin mi?” diye tiye alırdı…
Ya da “Senin danışmanın yok mu kardeşim” diye çıkışırdı…
Yok hiçbirisi değil…
Aslında Kemal bey kameraların karşısına geçer, “Oturmadığın evi ikametgah olarak gösterdin, bu bir yolsuzluktur, yalancılıktır, aldatmadır, hiledir” derdi…
Tabii bütün bunları kendisine diyen olmadı…
O söyledi…
Referandum sonuçları açıklandığında adettendir liderler değerlendirme yapar…
Kemal bey hariç liderlerin birer değerlendirmesi oldu…
O hepsini dinledi ya da onun adına hepsini dinleyenler vardı…
Sonra baktı olmuyor saat 23.00’da basın toplantısı düzenleyeceğini söyledi…
Herkes bekledi, ne diyecek, istifa edecek mi, başarısızlığını kabullenecek mi?
23.00’da gözükmedi…
23.30’da da ortalıkta yoktu…
23.45’de de gözükmedi…
Neyse ki gecenin yarısında, yani saatler 00.00’ı gösterdiğinde kameraların karşısına geçti…
Konuştu…
Konuştukça battı, battıkça konuştu…
Halkın tercihine saygı duyacaklarını söyledi, sonra çark etti halka “zorla” evet dedirtildiğini söyledi. (Sanırım 82 referandumuyla karıştırdı…