DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Sinan Temel
Sinan Temel
Giriş Tarihi : 06-03-2015 11:04

Kulak Misafiri Muhabbeti

 

Kulak misafirliğinin en çok olduğu yerlerden biri de çay ocaklarımızdır.

Özellikle bu mevsimlerde açık alanlara çıkamayan insanlar böylesi mekânlarda vakit geçirirler. İnsanların birbirine yakın olduğu böylesi yerlerde de kulaklar ister istemez bir yerlere misafir olurlar.

Geçen gün biraz dinlenmek ve bu arada da elimdeki bulmacayı çözmek için bir çay ocağına girmiştim. Biraz küçük olmasına rağmen köşede boş bir masa bulmuştum. Çayımı söyledikten sonra bulmacayı çözmeye başladım.

Bir yandan da düşünüyordum, “keşke hayatımızdaki birçok bulmaca da bunlar gibi olsa” diye. Öyle ya, genelde çözüyorsun, olmayınca bir yerlere soruyorsun, o da olmayınca bırakıp bir başka bulmacaya geçiyorsun. Gerçi bu biraz da insanın yapısı ve olaylara bakış ve onları karşılayış şekli ile ilgili. Ama sonuçta çözülmeyi bekleyenler bulmacalar işte.

Olmaz arkadaş! Bu kadar da olmaz!

Beni bulmacamdan ayıran bu kalın ve yüksek sesin sahibini görmek için başımı gayri ihtiyari yana çevirmiştim ki geri hemen önüme baktım. Durup dururken başkalarının tartışmasına müdahil olmak istemem. Zaten birçok kavga da böyle başlamıyor mu?

Ne bakıyorsun, bir şey mi var?

Ee, şey… kem küm

Derken çat pat güm…

Neme lazım daha çözmem gereken bulmaca varken başkaları ile uğraşacak ne vaktim ne de hulhum vardı.

Yan masadakiler benim bir an için baktığımı fark etmemişler herhalde ya da umursamadılar. Çünkü konuşmaları hararetli bir şekilde devam ediyordu. Bunu da benim iradem dışında alıcılarını oraya çeviren kulaklarımdan anlıyorum tabi. Ben burada bulmacam ile uğraşırken o çoktan yan masaya misafir olmuştu bile.

Ne bağırıyorsun kardeşim, biraz yavaş konuşsana. Bu ufacık yerde kısık sesle de konuşsan seni duyarız. Biraz sakin ol hele” diye bir diğerinin teskin edici sesini duyunca ben de biraz gevşedim. Ne olur ne olmaz, hemen yanı başında, memleket tabiri ile himhime masada bir tartışma var. Aniden kürsülerin havada uçuşma riski bile olabilir. O teskin edici sesten sonra bu endişem de kaybolunca tekrar bulmacama döneyim dedim. Ama olmadı, yani kulaklarım yan masadan gelmedi.

Ya ben bağırmayayım da ne yapayım, kasap et derdinde koyun can derdinde. Baksanıza bu memlekette ahlak denen bir şey kalmamış kimsenin umurunda değil. Hepimizin çoluk çocuğu var. Çıkın şöyle parklara, bahçelere veya şehir dışına doğru bakın hele. Yazık, vallahi çok yazık! Ne gören vatandaş ses çıkarıyor ne de duyan yetkililer bir şey yapıyor. Bir gün dayanamayıp birisine müdahale edeceğim ama kendimden korkuyorum.

Mesele anlaşılmıştı. Yan masada tartışma yoktu. Ama yüreği yanan bir vatandaş vardı. Yüksek sesle isyanı da bu yüzdenmiş. Diğeri de aynı dertten mustaripmiş: “Sinirlenmekte haklısın ama yeri burası değil. Baksana herkes sana bakıyor. Üstelik bu konu buradakilerin işi değil ki.

Bana bak hem bana sakin ol diyon hem de beni kızdıracak şeyler diyon!

Anlamadım?

Ne demek buradakilerin işi değil. Bu herkesin işi, hem buradakilerin hem oradakilerin hem de şuradakilerin… Dışarıdakiler bir dert kafe mi cafe mi denen yerlerdekiler başka bir dert. Valla geçen gün bir arkadaş anlattı, aynen iğrendim. Büyüklerimiz tedbir almak zorunda. Herkes de çoluk çocuğuna, mahallesine ve çevresine sahip çıkmak zorunda. Böyle giderse bu işin önü alınmaz ona göre.

Kısa bir an sessizlik.

Aslında önemli ve herkesi ilgilendiren bu konu vardı yan masada. Hem de çay ocağı masasında kalmayacak kadar önemliydi.

Adam haklıydı, bu konuda en önemli görev ailelere düşüyordu aslında, sonra da okullara. Tabi huzur ve düzenden sorumlu yetkililere de. Toplumda yaşayan herkesi bir şekilde ilgilendiren bir konu anlayacağınız. Keşke bu vatandaşlarımız seslerini duyması gereken yerlere duyurabilseler.

 

Benim de bu söylenenlere ekleyecek birkaç lafım olmalıydı. Tam o masaya dönüp bir şeyler söylemek istemiştim ki, o anda onlar da garsona çay parasını ödeyip çıkıyorlardı. Kısmet değilmiş. Ama bu çay ocağını sevmiştim.

Sinan Temel

Sinan Temel

DİĞER YAZILARI #Adıyaman66yaşında Bu şehir hak ediyor… Dünyanın Ahvalini Soracak Olursanız… Ya odunum? Bölerek çözmek çare mi? Bir olay üç farklı algı Hayalimiz yeşil alan, gerçeğimiz beton bina Eskiler mi güzeldi, eskiden mi güzeldik? Bu bir halk sağlığı savaşıdır Tahta Bavul Cümle âlem? Bana anlattığın hikâyeyi sakın Padişaha anlatma! Gözün Aydın Adıyaman! Diyelim ki, Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü… Tanıtım Günlerine dair… Kârda mıyız yoksa zararda mı? Gidişat hiç de iyi değil... Eskisaray Cami Çınarı bir simge aslında… Dünya Adıyamanlılar Günü Fili tarif edenler… İki dinle bir söyle Tereyağının hesabı Önce Mahalleyi kaybettik! Men Dakka Dukka! Keşke Hiç Olmasaydınız! Hz. Safvân b. Mu’attal (ra) Şehre karşı işlenen suçlar… Ulumoğlu Türküsü Elim bir olayın düşündürdükleri… Tecrübe ve hayâl… Kumdan kaleler… Havanda Su Dövmenin Adıyamancası… Her koyun kendi bacağından asılır Çocuklarımızın ayaklarına batan dikenler… Ne yapılırsa yapılsın olmuyor, tutmuyor işte... İlimizdeki Mermer Ocakları ve Bölgenin Ekosistemi 15 Temmuz üzerine… Bu da geçecek, tıpkı öncekiler gibi Çok çalışmamız gerek çook… Edebi dairesi Bize Benzeyip Bizden Olmayanlar Şehre duyarlı nesiller yetiştirmeliyiz Hımbıl gibi bir şey… Eşek anırdı abdest bozuldu Ölçü bozulmaya görsün… Memleket meselesi Yazık oluyor bu şehir’e Hiç oğlu hiçler… Çoğaldık sanıyoruz azaldıkça… Esas sorun, kurtarıcılardan kurtulamaması mı? Köpeğini İdam Eden Çoban Sahabe Hz. Safvan Kur’an ile Buluşturulmalı Adıyaman’da Nevruz Depremin Düşündürdükleri… Kan Emiciler Arayacaksan, şehrini gönlünde ara Yeter ki Efendilerin Canı Sıkılmasın(!) Hangi Balık? Ölçümüzü Yeniden Sorgulamaya Var mısınız? Bizi Doğrultacak İnsanlar Var mı? Hainlerin Değirmenine Su Taşıyanlardan Olmayalım Önce İnsan Olmayı Öğre(t/n)meliyiz Şehir Kültürü Üzerine Asıl Marifet Milli İradeye Sahip Çıkmak Halk Dans Edip Oynamaya Başladıysa! Didişmeden Didinmek Gerek Bu Utanç Bitmeli veya Yaşlı Evleri Sitesi Beraber Çalışabilmek Başarıdır İki Fotoğraf Karesinin Verdiği Mesaj Yaşananlardan Biz de mi Sorumluyuz? Çocuklarımız İnsan Olmayı İnsanlardan Öğrensin Çoğunluğun Yalnızlığı Yakası Dar Gömlek Gibiler Ne Kadar Adaletliyiz? Ah Şimdiki Aklım Olsa… Papa ve Moiz Kendi Memleketine Yabancı Olmak… Aborjinlik Yapalım Süreç Yönetimi ve Aptallık Kimin İşine Yarar? Muhalif Duruş Soba Borusu Şekere Boy Abdesti Aldıranlar Bir Fotoğrafın Hüznü Buyur Buradan Yak Ne Yapmak Lazım? IŞİD’li Adıyaman Kimin İşine Yarar? Körler Ülkesinde Şaşılar Kral Olur Kırılan İlk Cam İhmale Gelmez Memleket Meselesi Adıyaman’ı Tanı(t)mak II Zokayı Yut(tur)mak Saray Soytarısı Uyanık Terzi ya da Çıplak Kral Yön Verecekler Yönünü Şaşırırsa Eşeğin Gölgesi Adıyaman’ın Üzümle İmtihanı Tottik Meselesi İhtiyaca Binaen Bir Yazı Beş Maymun Hikayesi “Ben İyiyim, Kötü Olan Sensin” Önce Kendi Çizgini Uzat İlk Taşı Günahsız Olanınız Atsın! Ya Benim Odunum? “Ayağını Denk Al” Cahilliğin Çeşitleri Hemşehrilik Dayanışmadır Pis Kokular Geliyor Daha Kötüsü Kokuya Alışmaktır Şişeye Konup Denize Atılacak Yazı Postlara Bürünmüşler… Derviş Hırkası Giymiş Avcılar İnsan Kendine Yakışanı Yapar Çiftçinin Verdiği Ders Haram Olsun! Antika Tipler Dürüstlük Çiçeği Kimin Kimi Yiyeceğine Suyun Akışı Karar Verir Bacağından Asılan Koyunun Verdiği Ders Her Ağzı Olan Konuşmalı mı? Kral, Müneccim ve Eşek Ne Ekersen Onu Biçersin İğneyi Ahırda Aramak Gerekir Önemli Olan Güçlüyken Adil Olmak Maksat Sohbet Çay Bahane İtibar ve Karakter Say ki Sayılasın... Hızır’ı Beklerken Bakışımızın Açısını Belirleyen Unsurlar Adıyaman Görücüye Çıkıyor “Çakal” Sadece Bir Köprü Adı Değilmiş Adıyaman’da Sultan Kim? Adıyaman’ı Tanı/t/mak Zor Olanı Yapmak Öğrencileri Bekleyen Tehlike Sen Yılma Öğretmenim Boğa Bırakın İyiler İyi Kalsın Deve İle Fare Baki Kalan Eşeklik(!)… Risk Nedir? Körlerin Hikayesi Hesap Vermenin Dayanılmaz Hafifliği Memleketim ve Tepkisizlik Üzerine Projeler Kenti Adıyaman Yaşlanmak Bir Dağa Çıkmak Gibidir… Birlikte Ayrılık Seyret, Sus ve Dinle Beynimizdeki Zehir “Hardal Yedirme” Taktiği Dursun Çavuş Filmine Dair Düzeltilmesi Gereken İnsanlar Memleketimin Adını Silin Bu Kulüpten Padişaha Verilen Ders Makam Hırsı Doğum Günü Hediyesi Balıklar Ve Kuşlar Çizgiyi Aşmak Susturucu Takılmış Toplum Denetime Takılmayanlar “Mıh Çık” Sürprizlerle Dolu Şehir; Tokat Size Zahmet Olacak… Başka Şehirler Görmenin Zararları Ubuntu Cahil Cesareti… Bir Teşekkür, Bir Selam “Adıyaman Günleri” Başlıyor… Değerleri Yitirmeye Değer mi? Anmaktan Anlamaya… Harika Bir Memleketim Var Boyda Değil İcraatta Cüce Olanlar Esas Sorunumuz Zihniyet Bakın Bakalım Kimleri Göreceksiniz? Değer Vermek Üzerine Maymun İştahı Bir Öğretmenin Sitemi Haydi, Yeni Köprüler Kuralım Bir Vesile Daha… AKSEB Buluşmaları Farkı Fark Etmek Gönül Vermek Durduğumuz Yer “İyi Olmak” ama Kime Göre? Yine Bir Aralık, Yine Gönlüm Bulanık ''bizim mahalle'' Allah Islah Etsin “Marifet İltifata Tabidir” “Ağzı Olan Konuşuyor” “Büyüyünce Senin Gibi Olacağım” Hayırlı Yolculuklar Öküzlüğüne Bağışlayın! Basit Bir Tercih Arpa ve Saman Bana da mı Lolo? Her Şeyi En İyi Ben Bilirim! Her Deli Üstünü Başını Yırtmaz ki… Freni Nerede? Haddini Bilmek Toplumsal Güven… Toplumda Güven… Topluma Güven… İnsana Dair Notlar Övgü ve Yergi Ayağımı Sıkıyor! Adıyaman ve YGS Sonuçları Eşeklikten Kurtulma
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
Sitemizi nasıl buldunuz?
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA