İlk duyduğumda çok şaşırmış ve heyecanlanmıştım. Hatta bir ara şaka diye ciddiye de almamıştım. Ama öyle değilmiş. Sizin de şaşıracağınıza eminim.
Duyduğuma göre Adıyaman için nihayet ciddi ve kapsamlı adımlar atılacakmış. Memleketimizin tanıtımı için önümüzdeki aylarda Ankara ve İstanbul’da “Adıyaman Günleri” adı altında iki büyük organizasyon yapılacakmış.
Herhangi bir aksaklık olabilir ve iptal edilebilir ihtimaline karşılık sessizce yürütülen çalışmaların sonuna gelindiğinde geniş bir basın toplantısı ile duyurulacakmış.
Bugüne kadar ihmal edilmiş, eksik bırakılmış ve en çok şikâyetçi olduğumuz konulardan olan tanıtım çalışmaları konusunda yılların açığını kapatacak profesyonel bir organizasyonmuş.
Ben duyunca çok heyecanlandım. Çünkü öyle basit birkaç standın açılacağı klasikleşmiş bir tanıtım olmayacakmış. Bütün illerin katıldığı ve genelde de Adıyaman’ın arada kaynadığı fuarlar gibi de olmayacakmış. Tamamen müstakil ve sadece Adıyaman olacakmış.
Adıyaman’ın sahip olduğu tarihi, turistik ve kültürel değerlerin tanıtılacağı, folklorik güzelliklerin öne çıkarılıp örnekler sunulacağı, mutfağının doyumsuz lezzetlerinin tattırılacağı “Adıyaman Günleri” için hazırlıklar son sürat devam ediyormuş.
İstanbul ve Ankara’da ayrı zamanlarda yapılacak olan bu etkinlik birer hafta sürecekmiş. Ankara’daki etkinliğin açılışını Sayın Cumhurbaşkanı, İstanbul’daki etkinliğin açılışını da Sayın Başbakan yapacakmış.
Adıyaman adına bugüne kadar yapılan tanıtım faaliyetlerinin en muhteşemi, en kapsamlısı ve en çok ses getirecek olanı imiş.
Büyük bir alana film platosu gibi bir mekân hazırlanacakmış.
Çok büyük bu alana küçük bir Adıyaman inşa edilerek yapılacak olan bu etkinlikte tarihi yerlerimizin küçük modelleri yerleştirilecek, eski Adıyaman’a ait birkaç mahallenin simgesel örnekleri kurulacak ve her ilçemize ait bir mahalle oluşturulacakmış.
Ayrancı Pazarı, Demirci Pazarı ve Oturakçı Pazarının olduğu bölgenin maketi oluşturulacakmış.
Bir tarafta Nemrut Dağı bütün heybeti ile dururken, az ötede Perre Arsemia’ya göz kırpacakmış. Cendere Köprüsünün prototipinin altından da gerçek su akıtacaklarmış.
Eski Kahta Kalesi, Altınlı Köprü, Vijne köprüsü, Gerger Kalesi, Eski Besni şehrinin modelleri sergilenirken su altında kalan Samsat ve kalesi de asırların birikimini ziyaretçilerine anlatacakmış.
Oyunlarımız sergileneceği özel bir alan hazırlanmış. Çocuk oyunlarından tutun da eskiden sokaklarda ve kırlarda büyüklerin oynadığı oyunlardan örnekler sunulacağı gibi film gösterileri ve yerel yarışmalar da olacakmış.
Adıyaman merkezin “Ebzer Emmi”sinden tutun da Besni’nin “Aşatma Deze” sine kadar ilçelerimize ait karakterler canlandırılacakmış.
Adıyaman müziğinin sürekli çalınacağı yerden masallarının anlatılacağı ve bir kısmının da canlandırılacağı yere kadar her şey düşünülmüş. Hatta geçmişte yaşamış şairlerin ve şiirlerinin tanıtılacağı bölüm de düşünülmüş.
Bir yandan Adıyaman’da yetişen ürünler tanıtılırken bir yandan da yatırımcıları teşvik etme adına onlara sağlanacak kolaylıklar anlatılacak, misafirperverliğimizden nadide örnekler eşliğinde Adıyaman’a davet edilecekmiş.
Özellikle eski insanların yaşamlarından kesitlerin sergileneceği mumyavari ortamın büyük ilgi göreceği iddia ediliyormuş.
Ziyaretçilere ikram edilecek ürünlerin çeşitliliğinden ve bolluğundan herhangi bir sınırlamaya gidilmezken el sanatlarımız konusunda özellikle unutulmak üzere olanlar yeniden gün yüzüne çıkarılacakmış.
Batı dünyasının bütün ilgisini Adıyaman’a çekecek Samsatlı Lukianos ve Samsatlı Pavlos ile İslam dünyasının yoğun ilgisini çekecek olan Sahabe Hz. Saffan b. Muattal bütün dünyaya hitap edecek şekilde anlatacak etkinlikler yapılacakmış.
İnsan konuşurken bile heyecanlanıp sabırsızlanıyor. Demek ki bunca yıl boynu bükük baktığımız diğer illerin etkinliklerine artık takılıp kalmayacağız. Eğer duyduklarım gibi ise (ki daha bana anlatılmayan çok farklı ve enteresan sürprizler varmış) diğer iller arkamızdan bakakalacaklarmış.
Adıyaman adı ile kurulmuş bütün vakıf ve derneklerin her türlü desteği vereceği organizasyona iş adamlarımızın vereceği katkı da çok ciddi boyutta imiş.
Her yönüyle çok ciddi ve profesyonelce düşünüldüğü anlaşılan etkinliğe çok ünlü isimler de davet edilerek ilgi odağı oluşturulacakmış. Organizasyonun bazı bölümleri ulusal yayın yapan 1-2 TV kanalında canlı yayınlanacakmış.
Sıkı durun, bir çarpıcı bilgi daha geliyor.
Eğer organizasyon amacına ulaşır ve istenilen sonuç alınırsa İzmir’de, Antalya’da, daha sonraki süreçte de Amerika ve Almanya’nın sonradan belirlenecek bir şehrinde yapılacakmış.
İşte bu!
Havsalamızın, hayallerimizin bile almayacağı rüya bu işte.
Ne demişler, “Rüyaları gerçekleştirmenin en iyi yolu uyanmaktır.”