DOLAR 0,0000
EURO 0,0000
STERLIN 0,0000
ALTIN 000,00
BİST 00.000
Aynur Sel
Aynur Sel
Giriş Tarihi : 06-11-2012 23:14

Seslerle Vicdanlara Dokunmak

Aslı’ya, Hatice’ye

      Yarınlarımız yok, demek çok mu ürkütücü bir cümle?  Serçe yüreklerin coşkusu yerini kedere bırakınca sanırım  biraz fazla karamsar oluyor insan. Birileri avuçlarında yıldız biriktirip diğerleri güzellik uykusunun tadını çıkarıyorsa çöle düşen  bir damla yağmurun mucizesinden bahsedilemez.

     Eski defterlerimi karıştırdım, notlarıma göz attım; beni o yazdıklarıma iten  en büyük neden,  yazdıklarımdan hayatı yeniden keşfederim düşüncesiydi. Yanıldım, çünkü yine ölümlerden, savaşlardan, çocuklardan, kadınlardan, fikir özgürlüğünden bahsetmişim. Yani anlayacağınız aynı sorunlar  etrafında dönüp dolaşmışız. Hayatı keşfetmeyi de  başka bahara  bıraktım  şimdilik.                                                                                  

     İyimserliğimi gittikçe yitiyorum,   fikir yoksulluğunun hat safhada olduğu sancılı bir dönemin iyice gerilmiş havasını solumakta zorlanıyorum. Nice zamandır oturup  didikliyorum hayatı.. Olur ya, aklı başında biri çıkar da  işi gücü yazmak olanlara  ‘Gerçek hikayeleri’ yazın diye serzenişte bulunmalarını bekledim.

       Bekledim ve yanıldım.

      Hayalimde bir sürü senaryo yazdım, plansız ve  dağınık hatta biraz çılgın.                                Şundan emin olun ki, hiçbirinde koca koca adamlar, eğitim görmüş kelli felli  ilim irfan sahibi kimsecikler yok.  Yarattığım kahramanların hiçbiri merhametsiz değil, parayla lütuf satmıyorlar. ‘Benden olsun da çamurdan  olsun’  diye bir ilkeleri yok.  Dahası böyle bir kaygıları da  yok.

        İnsanlığa hizmet edenleri bir düşünün:  Bir sanatçı, bilim adamı veya düşünür…  Koca koca ordular değildir onları var eden. Onların büyüklüğü öldürdükleri insan sayısıyla, duyarsızlıklarıyla ölçülmedi.   Onlar ne din tüccarlığı yaptılar  ne de vicdanlarını parayla sattılar,  etiket peşinde koşmadılar. İnsanlığın yapraklarını çevirdiğimizde tek uğraş alanlarının düşünme’yi öğretmek olduğunu görürüz. Hayatta düşünmeyi öğretebilmek her insanın harcı değildir.   Her biri  kendi çapında  sevgiyi işlemiş, kalplere dokunmuş ve vicdanları yaralamamış.    Tolstoy ‘’  Bir insanı bulunduğu mevkiyle değil,  göz koyduğu mevkiyle ölçmek gerekir.’’ demiş.

          Peki her cümlesinde insanı ötekileştiren, küçük gören, kendi düşünceleri dışındaki düşünceleri yok sayan zihniyetlere ne demeli?

        Onların büyüklüğünü( ! ) biz ne ile ölçeceğiz?

  Davaları kıyamete kalmasın,  onları da büyük insanlık divanına havale edelim.

 

 Her mevsim biraz şaşırtır ama geleneği bozmaz, diğer mevsime bir iz bırakır. Kelimeler de bu mevsimlere göre şekillenir. Geri dönüş değildir söylenenler, geriye dönüştür.   Her hata, her görmezden gelme insanın canını yakar. Hatalar o kadar çoğaldı ki  ‘’Çok söyleme arsız edersin.’’ misali can da arsızlaştı sonunda.  Etnisite kokan kelimeler tüm çıplaklığıyla işletiyor mevsimleri. Halden anlayan için bu bir zavallılıktan başka bir şey değildir.    Düzmece sözlerin, söylemlerin bir gün maskesi düşecektir.

            Dikkat edin tartışma programlarında kim yalakalık yapmaya başlamışsa aradan çok zaman  geçmeden hemen onu ödüllendirip ‘’koltuk’’  hediye ediyorlar.

Tuhaf ama belli mevkilere gelince  , az da olsa, gönüllerinde   taşıdıkları iyimserliklerini kaybediyorlar.  Kendini taşımayı bilen   mevki sahipleri , kişiler hakkında konuşurken düşünceyi öne çıkarır, olayları kişiselleştirmez, hep üst perdeden bağırmayı adet edinmez. 

Üzüldüğüm ikinci nokta ise bağırıp çağırmanın toplumda ciddi   bir karşılık bulmasıdır. Gerek yok her sözü laf ile beyana,bir bakış bin söz eder bakıştan anlayana .der Mevlana.

Düşünülüp üretilen bu söz  sanırım en güzel mesajı veriyor laftan anlayana.

Aynur Sel

Aynur Sel

DİĞER YAZILARI Namuslu Bir Ömür Üstüne Mart’ın Kadınları Bir Kadın, Bir Kadın Daha… Göç yollarında kadınlar…. Tencere Dibin Kara… Acıları Ortaklaştıramamak Adalet Hiç Uğramadı Buraya Babalar Ve Oğullar Camdandı Zeytin Dalı, Kırıldı… Çarpışan Kelimeleden Çıkan Çocukluk Kuyruklu Yalan ( Lar) Altında Bir Dağ Çiçeğidir Ömrün Akbabalar Gülümserken… Tarım İşçilerinden Geriye Kalan … Güle güle içki, sıradaki gelsin ! Boşanmaların nedeni kadın mı? Ceylan’ın Makarnası Ses’leri Yitirmek Gençliği Yutma Vaktidir Şimdi 14 Şubat Ve Kadın Cinayetleri Sen de mi brütüs? Yaşam mı? Üstü kalsın! Zaman neyi unutturur? ‘’ Acıtan gerçek’’ Kurgu Ve Gerçek Baykuş Despot Bir Adamla Kimliksizleştirilen Bir Kadının Demokrasisi Yaşasın ! Herkes kadın doğum uzmanı ( !) Uslu Olmak Ya Da Olmamak Her Şehrin Hikayesi Bir Diğerine Benzer ‘’ Şimdi yeni şeyler söylemek lazım ’’ Görünen Köyün Meçhul Olmayan Hali Hangi sokağın, nerenin çocukları? ‘’ Ne Vakit Bir Yaşamak Düşünsem ’’* Rüyası Unutturulan Adam Tarih Ve Fil Akbabalar Ve Kelebekler Çıplak Kral ESKİ YILın YENİsi Aperatif Yazı Efsane Hüso Soraya’yı Taşlamak 20 Kasım’ın Düşündürdükleri N. Ç. Vicdanın milliyeti olur mu? Nazım Hikmet Ve Hasret Sanatçının Sosyal Sorumluluğu Yazmak insanı mutsuz eder mi? Mevsimlik Çocuk İşçilerin Dramı Matrak bir film! Ayardan Düşen Polemikler Liste(Siz)Ler İnsan Yaşadığı Yere Benzermiş Basında Deprem Normal doğum mu, o da ne? Enstantaneler Garip Bir Kayıp İlanı Gülelim mi, ağlayalım mı? Kayıt Altına Alınamayan Kayıplar Gidenlerin Ardından Arife tarif gerekmez ya arif yoksa? Mecnunun Leylası Kadınlar Yürüyor ‘’ Ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur.’’ Duyarsızların Duyarlılığı İnce Dokunuşlar Ultra Özgürlük Kirli Yüzlere Maske Kaymaklı Şiddet Satılıyor Çelişkiler Yumağı Maden İşçileri Demokrasi kaç lira? Kadın Ve Nehir Arayış Düello
NAMAZ VAKİTLERİ
Gazete Manşetleri
Yol Durumu
BURÇ YORUMLARI
  • KOÇ
    Koç Burcu
  • BOĞA
    Boğa Burcu
  • İKİZLER
    İkizler Burcu
  • YENGEÇ
    Yengeç Burcu
  • ASLAN
    Aslan Burcu
  • BAŞAK
    Başak Burcu
  • TERAZİ
    Terazi Burcu
  • AKREP
    Akrep Burcu
  • YAY
    Yay Burcu
  • OĞLAK
    Oğlak Burcu
  • KOVA
    Kova Burcu
  • BALIK
    Balık Burcu
ANKET OYLAMA TÜMÜ
Sitemizi nasıl buldunuz?
E-Bülten Kayıt
ARŞİV ARAMA