Matrak bir film!

Aynur Sel

21-05-2011 10:22

Sizin de kayıp  bir şehriniz vardır ,   kendinizi bir sınıra  ait hissetmeme durumunu yaratan bir şehir…

  Kimi zaman alaylara ya da öfkelere  kimi zaman da yaşamla inatlaşan düşüncelerin başkenti olan şehirlerden bahsediyorum.  

     Kayıp şehirler giriyor düşlerime uzun zamandır; sürekli kırılgan bir zemine oturtulan düşüncelerimin bir gerçekliği var . Büyütülmemiş, büyümesine izin verilmemiş bir çocuğun düşlerinde akan hayattır ve aktıkça da  önüne set çekilen berrak sular gibidir onlar. Bu  set her çekilişinde biraz daha kirletilir su.  Bakmayın öyle yavan öykülerle bizi uyutanlara, öyle basmakalıp sözlerle bize çölde at koşturanlara. Gerçeklik ya da gerçekler karartılamıyor,  gün gibi karşımıza çıkıyor

      İnsanın hem doğaya hem cinslerine karşı düşmanca bir tutumun sergilendiği bir dönemde yapay gündemler oluşturup  ya da kaset savaşlarıyla gerçekleri karartıp insanları rüyalarında bile tehdit eden bir anlayışın sarmalında gün geçiriyoruz. Saldırgan bir tavırla gündemde kalmayı kutsal sayan  bir zihniyetin  gölgesinde dinlenmek boş bir hayal gibidir.  Zaman zaman iyi niyet bestelerinin yapıldığı ve iç yüzünün her defasında ortaya çıktığı durumun analizini yapmak artık  sıkıcı geliyor. Nerede, ne zaman hangi tınılar eşliğinde hangi yüzün gülümseyeceğini bilemiyorsun. Bu da insanı ciddi anlamda yoruyor.  Hayatı iyi bir ‘’baht’’  ve gerisini de ‘’ taht’’ olarak görenlerin dışında her kesimdeki insanların rahatsızlığı görmezden geliniyor.

   Hayatın başka bir alternatifi yok maalesef,  yoksa kısa süreliğine de olsa masallar ülkesine sığınırdık. Hiç olmazsa her gün yakamıza yapışan ya da yapıştırılan  yalanlardan kurtulurduk.  Hoşbeş ve bomboş röportajlara sığınıp kendini ‘’çok mutlu’’ addedenlerin yapay yüz hatlarını görmek zorunda kalmazdık..

     Hani  mavi bir zaman dilimiydi, her şey yerli yerindeydi, tıpkı bir şiirdeki kelimelerin dizilişi gibiydi hayat. Güllük gülistanlık bahçelerde   serin ağaçların  gölgelerinde insanlar sütlü bir kahve ile tatlı yorgunluklarını alıyorlardı. Hastaya hastane, yolcuya yol, falcıya da bol  para  veriliyordu minnetsiz.

 

      Sabah kalkıyorsun, eskilerden bir şarkı bırakmıyor peşine.  Aslında  sorun çocuk, genç ya da yetişkin olma durumu  değildir.   Kabalıklardan yola çıkarak  hükmetme arzusunu tepeden tırnağa hissettirendir seni yoran ve ümitsizliğe düşüren.

   Bir başka pencereden bu filmi izleyelim:

   Doğuyorsun, evin, yurdun  bu diyorlar;  biraz büyüyorsun,  nasıl büyüdüğüne kendin de şaşarak,  atını  söğüt dalına bağla diyorlar.

   Dal inceciktir, kırılırsa ne yapayım, diyorsun; kendi işini kendin hallet diyorlar.

    Henüz büyümedim, bırakın çocukluğumu yaşayayım, diyorsun. Bizde çocuklar çabuk büyür diyorlar. Omzuna taşıyamayacağın yükü koyuyorlar, ona bile itiraz edemeyecek durum geliyorsun.

    En saf yönümle ağlamak istiyorum diyorsun, tepeden tırnağa hainsin diyorlar.

Ne kadar çetrefilli bir işmiş yaşamak diyorum, konuşma, buna hakkın yok diyorlar.

 Çocukluğumuzun tüm evreleriyle  siyaset anlayışımız aynı havanda dövüldüğü için ortak yönler oldukça fazladır.  Değersizleşme duygusu bizi hayattan soğutup işe yaramaz hale getiriyor. Aşırı sorumluluk ise erken bunalıma girmemize ve her şeye burnumuzu sokmamıza neden oluyor.

 Bizde sınır yok; sınırı, bizi değersizleştirenler koyuyor.  Gerçekten hayatımız matrak bir filmi andırıyor değil mi?

DİĞER YAZILARI Namuslu Bir Ömür Üstüne 01-01-1970 03:00 Mart’ın Kadınları 01-01-1970 03:00 Bir Kadın, Bir Kadın Daha… 01-01-1970 03:00 Göç yollarında kadınlar…. 01-01-1970 03:00 Tencere Dibin Kara… 01-01-1970 03:00 Acıları Ortaklaştıramamak 01-01-1970 03:00 Adalet Hiç Uğramadı Buraya 01-01-1970 03:00 Babalar Ve Oğullar 01-01-1970 03:00 Camdandı Zeytin Dalı, Kırıldı… 01-01-1970 03:00 Çarpışan Kelimeleden Çıkan Çocukluk 01-01-1970 03:00 Kuyruklu Yalan ( Lar) Altında 01-01-1970 03:00 Bir Dağ Çiçeğidir Ömrün 01-01-1970 03:00 Akbabalar Gülümserken… 01-01-1970 03:00 Tarım İşçilerinden Geriye Kalan … 01-01-1970 03:00 Güle güle içki, sıradaki gelsin ! 01-01-1970 03:00 Boşanmaların nedeni kadın mı? 01-01-1970 03:00 Ceylan’ın Makarnası 01-01-1970 03:00 Ses’leri Yitirmek 01-01-1970 03:00 Gençliği Yutma Vaktidir Şimdi 01-01-1970 03:00 14 Şubat Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Sen de mi brütüs? 01-01-1970 03:00 Yaşam mı? Üstü kalsın! 01-01-1970 03:00 Zaman neyi unutturur? 01-01-1970 03:00 ‘’ Acıtan gerçek’’ 01-01-1970 03:00 Kurgu Ve Gerçek 01-01-1970 03:00 Baykuş 01-01-1970 03:00 Despot Bir Adamla Kimliksizleştirilen Bir Kadının Demokrasisi 01-01-1970 03:00 Seslerle Vicdanlara Dokunmak 01-01-1970 03:00 Yaşasın ! Herkes kadın doğum uzmanı ( !) 01-01-1970 03:00 Uslu Olmak Ya Da Olmamak 01-01-1970 03:00 Her Şehrin Hikayesi Bir Diğerine Benzer 01-01-1970 03:00 ‘’ Şimdi yeni şeyler söylemek lazım ’’ 01-01-1970 03:00 Görünen Köyün Meçhul Olmayan Hali 01-01-1970 03:00 Hangi sokağın, nerenin çocukları? 01-01-1970 03:00 ‘’ Ne Vakit Bir Yaşamak Düşünsem ’’* 01-01-1970 03:00 Rüyası Unutturulan Adam 01-01-1970 03:00 Tarih Ve Fil 01-01-1970 03:00 Akbabalar Ve Kelebekler 01-01-1970 03:00 Çıplak Kral 01-01-1970 03:00 ESKİ YILın YENİsi 01-01-1970 03:00 Aperatif Yazı 01-01-1970 03:00 Efsane Hüso 01-01-1970 03:00 Soraya’yı Taşlamak 01-01-1970 03:00 20 Kasım’ın Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 N. Ç. 01-01-1970 03:00 Vicdanın milliyeti olur mu? 01-01-1970 03:00 Nazım Hikmet Ve Hasret 01-01-1970 03:00 Sanatçının Sosyal Sorumluluğu 01-01-1970 03:00 Yazmak insanı mutsuz eder mi? 01-01-1970 03:00 Mevsimlik Çocuk İşçilerin Dramı 01-01-1970 03:00 Ayardan Düşen Polemikler 01-01-1970 03:00 Liste(Siz)Ler 01-01-1970 03:00 İnsan Yaşadığı Yere Benzermiş 01-01-1970 03:00 Basında Deprem 01-01-1970 03:00 Normal doğum mu, o da ne? 01-01-1970 03:00 Enstantaneler 01-01-1970 03:00 Garip Bir Kayıp İlanı 01-01-1970 03:00 Gülelim mi, ağlayalım mı? 01-01-1970 03:00 Kayıt Altına Alınamayan Kayıplar 01-01-1970 03:00 Gidenlerin Ardından 01-01-1970 03:00 Arife tarif gerekmez ya arif yoksa? 01-01-1970 03:00 Mecnunun Leylası 01-01-1970 03:00 Kadınlar Yürüyor 01-01-1970 03:00 ‘’ Ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur.’’ 01-01-1970 03:00 Duyarsızların Duyarlılığı 01-01-1970 03:00 İnce Dokunuşlar 01-01-1970 03:00 Ultra Özgürlük 01-01-1970 03:00 Kirli Yüzlere Maske 01-01-1970 03:00 Kaymaklı Şiddet Satılıyor 01-01-1970 03:00 Çelişkiler Yumağı 01-01-1970 03:00 Maden İşçileri 01-01-1970 03:00 Demokrasi kaç lira? 01-01-1970 03:00 Kadın Ve Nehir 01-01-1970 03:00 Arayış 01-01-1970 03:00 Düello 01-01-1970 03:00