Kirli Yüzlere Maske

Aynur Sel

29-04-2010 00:00

Dünya değişiyor, demokrasi anlayışımız değişiyor, oyunun kuralları değişiyor diyenlerin iyi niyetine sığınarak oyunun kurallarının değişmediğini, bu kirli oyunların aktörlerinin aynı olduğunu, aktörlerin  zamana uyarak kılıf değiştirdiklerini üzülerek söylemek istiyorum.          Uzun zamandır yazmıyorum, artık bazı şeyler mideme ağır gelmeye başladı. Günümüzde her duruma ‘benim hakkım, hukukum’’, ‘’senin hakkın hukukun’’ diye başlayan ve hepimize ‘illallah’ dedirten düşünceleri yazmak beni sarmıyor ve gerçek anlamda  bu tür tartışmalar bana bıkkınlık veriyor artık.            Kaç gündür  basın ve yayın organları çocuklara yapılan cinsel istismarı işliyor, bu konu üzerinde duruyor. Bu olaylarla  birlikte başka illerde de  benzer vahşetin mağdurları ile ilgili haberler ekranlara akmaya başladı.  Demek ki bu tip olayların üstü eşelenirse daha vahim ve utanç verici sonuçlar ortaya çıkacaktır.               Siirt’te yapılan vahşeti uzun uzun düşündüm. Düşünme  tembeli olan ve hayata ‘’Başkaları da  aynı şeyleri yapıyor’’ mantığının hükmettiği bir dönemin ucuz politikalarını yazmak ve onları  savunmak niyetinde değilim.             Küçük bedenlere iki yıla yakın  yapılan işkencenin hesabı asla  verilemez. Bazı statülerin zırhına  bürünerek, her şeyi kılıfına uydurarak yapmak  bu işte sorumlu olanların vicdanını yaralamasa da bu tip olayların   biz vatandaşları derinden sarstığını belirtmek gerekir.             Ayrıca  bazı insanların tepkisini  de  anlayamıyorum doğrusu. Yok ilin adını, yok ilçenin adını kötüye çıkarmamak gerekirmiş(!).   İllerin, ilçelerin, kasabaların, köylerin adı çıkacağına çocukların özellikle de kızların canı çıksın daha iyi değil mi?  Onların dünyasını boş verin, ellerine bir şeker tutturur, büyüyünce unutmalarını sağlarsınız. Onların psikolojisi de ne oluyormuş canım, hem psikoloji  dediğiniz o ilim  şehirlerimizin kıyısından bile geçmemiştir,  geçemez de hepsi bu kadar değil mi?         O da iyi, meğer her şey yolundaymış, işler tıkırındaymış yani, abartmamak gerekirmiş bazı şeyleri(!).  Bu toplu tecavüz olay(lar)ını münferit bir olaymış gibi gösterip oralı olmayabilirdiniz mesela.             Bence de.         Bu işte kimsenin suçu yok, bir tek suçlu medya(!).  Yahu işiniz, gücünüz yok mu, ortalığı niye velveleye veriyorsunuz ?  Bazı durumları gün yüzüne çıkarmak için niye uğraşıyorsunuz ki, bırakın her şey karanlıkta kalsın. Hem aradan bir yıl geçmiş, olanı biteni bir torbaya koyup ağzını sıkıca kapatabilirdiniz mesela.              Gidip de   tuzu kuru olanlara  yalakalık yapıp onların ucuz polemiklerini çok değerli şeylermiş gibi gösterebilirdiniz mesela.              Hak hukukun konuşulduğu yerlerde çocukların haklarını dile getirmenin pek  yakışık olmayacağını, bazı şeyleri hasır altı etmenin daha kolay ve ucuz olacağını  yazıp oradakilerin gönlüne su serpebilirdiniz mesela.                 Şeref ve namus kavramları çok fazla dile dolanır oldu.  Bu kavramlarla o masum çocukların dünyası düzelebilecek mi?   İki, üç yaşındaki savunmasız çocukların dünyalarına bu kavramları hangi yüzle  nasıl yerleştirmeyi düşünüyorsun?   Zamanını susmakla, izlemekle geçiren ey zavallı insan!  Çocukların masumiyetini kullanarak kendine yer edinmenin  utancını ne zaman fark edeceksin? 
              Yüzündeki maskeyi  daha ne zaman çıkarmayı düşünüyorsun?
DİĞER YAZILARI Namuslu Bir Ömür Üstüne 01-01-1970 03:00 Mart’ın Kadınları 01-01-1970 03:00 Bir Kadın, Bir Kadın Daha… 01-01-1970 03:00 Göç yollarında kadınlar…. 01-01-1970 03:00 Tencere Dibin Kara… 01-01-1970 03:00 Acıları Ortaklaştıramamak 01-01-1970 03:00 Adalet Hiç Uğramadı Buraya 01-01-1970 03:00 Babalar Ve Oğullar 01-01-1970 03:00 Camdandı Zeytin Dalı, Kırıldı… 01-01-1970 03:00 Çarpışan Kelimeleden Çıkan Çocukluk 01-01-1970 03:00 Kuyruklu Yalan ( Lar) Altında 01-01-1970 03:00 Bir Dağ Çiçeğidir Ömrün 01-01-1970 03:00 Akbabalar Gülümserken… 01-01-1970 03:00 Tarım İşçilerinden Geriye Kalan … 01-01-1970 03:00 Güle güle içki, sıradaki gelsin ! 01-01-1970 03:00 Boşanmaların nedeni kadın mı? 01-01-1970 03:00 Ceylan’ın Makarnası 01-01-1970 03:00 Ses’leri Yitirmek 01-01-1970 03:00 Gençliği Yutma Vaktidir Şimdi 01-01-1970 03:00 14 Şubat Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Sen de mi brütüs? 01-01-1970 03:00 Yaşam mı? Üstü kalsın! 01-01-1970 03:00 Zaman neyi unutturur? 01-01-1970 03:00 ‘’ Acıtan gerçek’’ 01-01-1970 03:00 Kurgu Ve Gerçek 01-01-1970 03:00 Baykuş 01-01-1970 03:00 Despot Bir Adamla Kimliksizleştirilen Bir Kadının Demokrasisi 01-01-1970 03:00 Seslerle Vicdanlara Dokunmak 01-01-1970 03:00 Yaşasın ! Herkes kadın doğum uzmanı ( !) 01-01-1970 03:00 Uslu Olmak Ya Da Olmamak 01-01-1970 03:00 Her Şehrin Hikayesi Bir Diğerine Benzer 01-01-1970 03:00 ‘’ Şimdi yeni şeyler söylemek lazım ’’ 01-01-1970 03:00 Görünen Köyün Meçhul Olmayan Hali 01-01-1970 03:00 Hangi sokağın, nerenin çocukları? 01-01-1970 03:00 ‘’ Ne Vakit Bir Yaşamak Düşünsem ’’* 01-01-1970 03:00 Rüyası Unutturulan Adam 01-01-1970 03:00 Tarih Ve Fil 01-01-1970 03:00 Akbabalar Ve Kelebekler 01-01-1970 03:00 Çıplak Kral 01-01-1970 03:00 ESKİ YILın YENİsi 01-01-1970 03:00 Aperatif Yazı 01-01-1970 03:00 Efsane Hüso 01-01-1970 03:00 Soraya’yı Taşlamak 01-01-1970 03:00 20 Kasım’ın Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 N. Ç. 01-01-1970 03:00 Vicdanın milliyeti olur mu? 01-01-1970 03:00 Nazım Hikmet Ve Hasret 01-01-1970 03:00 Sanatçının Sosyal Sorumluluğu 01-01-1970 03:00 Yazmak insanı mutsuz eder mi? 01-01-1970 03:00 Mevsimlik Çocuk İşçilerin Dramı 01-01-1970 03:00 Matrak bir film! 01-01-1970 03:00 Ayardan Düşen Polemikler 01-01-1970 03:00 Liste(Siz)Ler 01-01-1970 03:00 İnsan Yaşadığı Yere Benzermiş 01-01-1970 03:00 Basında Deprem 01-01-1970 03:00 Normal doğum mu, o da ne? 01-01-1970 03:00 Enstantaneler 01-01-1970 03:00 Garip Bir Kayıp İlanı 01-01-1970 03:00 Gülelim mi, ağlayalım mı? 01-01-1970 03:00 Kayıt Altına Alınamayan Kayıplar 01-01-1970 03:00 Gidenlerin Ardından 01-01-1970 03:00 Arife tarif gerekmez ya arif yoksa? 01-01-1970 03:00 Mecnunun Leylası 01-01-1970 03:00 Kadınlar Yürüyor 01-01-1970 03:00 ‘’ Ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur.’’ 01-01-1970 03:00 Duyarsızların Duyarlılığı 01-01-1970 03:00 İnce Dokunuşlar 01-01-1970 03:00 Ultra Özgürlük 01-01-1970 03:00 Kaymaklı Şiddet Satılıyor 01-01-1970 03:00 Çelişkiler Yumağı 01-01-1970 03:00 Maden İşçileri 01-01-1970 03:00 Demokrasi kaç lira? 01-01-1970 03:00 Kadın Ve Nehir 01-01-1970 03:00 Arayış 01-01-1970 03:00 Düello 01-01-1970 03:00