Baykuş

Aynur Sel

30-11-2012 14:14

  Yaşam ince uzun bir yoldur, aslında  en tepedekilerle en alttakilerin birbirine yaptığı kurdur. Serbest piyasa kurundaki bu dalgalanmanın faturası bir gecede tüm vatandaşların  üzerine karabasan gibi  çöküyor.

     Ortası desen, ortası zaten göçmüş vaziyette.  Her geçen gün biraz daha  çıkmazlara saplanıyor. Orta sınıf olmak ile olmamak arasında gidip geliyor. İpe boncuk dizip   çocuklar gibi mutlu olacağı yerde , incelen ipin ne zaman kopacağını ve boncukların nereye dağılacağını hesap etmekte.

 

   Bir  Baykuşun  Hikayesi….

  Baykuşların ilginç bir özelliğini öğrendim.  Kulakları perdeliymiş, istedikleri zaman kapatıp istedikleri zaman açarlarmış. Dinlenme halinde ve yavaş uçuşlarda  kulak perdesini açar, hızlı uçuşlarda ise kapatırmış.

      Bizim    baykuş da  daldan dala atlayıp topluluklar halinde yaşayan kuşların arasına nifak koymaya  çalışıyormuş. Bir bozgundan  dolayı eleştiri alınca , eleştirileri hazmedememiş. Zaten uzun  süredir birilerine zarar verme düşüncesi kafasını meşgul ediyormuş. Gün ,  bu gündür diyerek plan yapmış. Gündüz   güneşin nimetlerinden faydalanmış,  gece  kurmaylarıyla işe koyulmuş.  Görme ve işitme duyuları çok hassas olan bizim baykuş  ormanlıktaki tüm iletişim mekanizmasını denetimi altına almış.  Özel bir ekip kurmuş, ormanda  tam bir şenlik havası içinde yaşayan barışçıl  kuşların   arasına  sokmuş.  Bu ekip dudak okuma şekillerinden kuşların ne  konuştuklarını öğrenmiş. İşlerini o kadar iyi yapıyorlarmış ki her biri ayrı ayrı ödüllendiriliyormuş. Baykuş halinden memnunmuş, işler tıkırında gitmeye başlamış. Aradan zaman geçince casusluk meyvesini vermiş. Kuşlar birbirine yavaş yavaş sırtını dönmeye başlamış. Popüler kültür düşünsellikten uzaklaşıp magazinel bir hal alınca baykuşun keyfine diyecek  kalmamış. En kolay ve kestirme yolun  kuşları ‘ düşünme’den yoksun bırakmak olduğunu anlamış.   Bakmış ki her söylediği kuşlar arasında tartışılmaya başlanıyor ve bir karşılık buluyor,  yardakçılarını  toplayıp  orman  dünyası için her gece bir düzenleme yapacaklarını ifade etmiş.  Bu iş için kollarını sıvama zamanının  çoktan  geldiğini  belirtmiş.

     Kuşlar her sabah bir  şeyleri tartıştır halde buluyorlarmış kendilerini. Ressam kafasındakini değil, fırçasının  yaratacağı mucizeleri  değil, yapaylıklar üzerine kurmuş sehpasını. Yazar kuşların çoğu  özgürlüğe düşkün kalemlerini yarı yolda bırakır olmuşlar. Yönetmenler  egemen padişahların saltanatını öven yapıtlara imza atmışlar,   ormanda kelimeler gizemini kaybetmiş. Baharın çoşkusunu  şakıyan bülbüller  küser olmuş hayata.  Bunu  fark eden Bilge kuş etrafına bazı kuşları da alarak durum değerlendirmesi yapmış. Kuşlara,  bu gidişle yerlerinden yurtlarından edilmelerinin an meselesi olduğunu  söylese de kuşlar arasında bu düşünce  pek ciddiye alınmamış.  Bir kuşun diğer kuşu koruyamamasını   gerçek felaket olarak değerlendiren Bilge  kuş acılarını, sevinçlerini ve tüm ümitsizliklerini sırtına yükleyip kendisine inanan arkadaşlarıyla oradan ayrılmış. 

     Mevsimler birbirini kovalarken kışta  karar kılmışlar. Kara kış tüm hışmıyla  doğadaki canlılara meydan okumuş. Baykuş  ev ev gezip  kışın lanetli geçeceğinden bahsetmiş. Kuşların   kendisine desteklemesi durumunda bu lanetten  kurtulacaklarını ifade etmiş.  Kuşlar en saf  halleriyle  el ele verip baykuşun isteklerini yerine getirirler.  Her sabah kalktıklarında birkaç  arkadaşının  eksik olduğunu  görürler.   

  Kuşların hesaba katamadıkları şuydu:  Baykuşun  kuvvetli pençeleriyle gece avına en iyi şekilde hazırlandığıydı.  

DİĞER YAZILARI Namuslu Bir Ömür Üstüne 01-01-1970 03:00 Mart’ın Kadınları 01-01-1970 03:00 Bir Kadın, Bir Kadın Daha… 01-01-1970 03:00 Göç yollarında kadınlar…. 01-01-1970 03:00 Tencere Dibin Kara… 01-01-1970 03:00 Acıları Ortaklaştıramamak 01-01-1970 03:00 Adalet Hiç Uğramadı Buraya 01-01-1970 03:00 Babalar Ve Oğullar 01-01-1970 03:00 Camdandı Zeytin Dalı, Kırıldı… 01-01-1970 03:00 Çarpışan Kelimeleden Çıkan Çocukluk 01-01-1970 03:00 Kuyruklu Yalan ( Lar) Altında 01-01-1970 03:00 Bir Dağ Çiçeğidir Ömrün 01-01-1970 03:00 Akbabalar Gülümserken… 01-01-1970 03:00 Tarım İşçilerinden Geriye Kalan … 01-01-1970 03:00 Güle güle içki, sıradaki gelsin ! 01-01-1970 03:00 Boşanmaların nedeni kadın mı? 01-01-1970 03:00 Ceylan’ın Makarnası 01-01-1970 03:00 Ses’leri Yitirmek 01-01-1970 03:00 Gençliği Yutma Vaktidir Şimdi 01-01-1970 03:00 14 Şubat Ve Kadın Cinayetleri 01-01-1970 03:00 Sen de mi brütüs? 01-01-1970 03:00 Yaşam mı? Üstü kalsın! 01-01-1970 03:00 Zaman neyi unutturur? 01-01-1970 03:00 ‘’ Acıtan gerçek’’ 01-01-1970 03:00 Kurgu Ve Gerçek 01-01-1970 03:00 Despot Bir Adamla Kimliksizleştirilen Bir Kadının Demokrasisi 01-01-1970 03:00 Seslerle Vicdanlara Dokunmak 01-01-1970 03:00 Yaşasın ! Herkes kadın doğum uzmanı ( !) 01-01-1970 03:00 Uslu Olmak Ya Da Olmamak 01-01-1970 03:00 Her Şehrin Hikayesi Bir Diğerine Benzer 01-01-1970 03:00 ‘’ Şimdi yeni şeyler söylemek lazım ’’ 01-01-1970 03:00 Görünen Köyün Meçhul Olmayan Hali 01-01-1970 03:00 Hangi sokağın, nerenin çocukları? 01-01-1970 03:00 ‘’ Ne Vakit Bir Yaşamak Düşünsem ’’* 01-01-1970 03:00 Rüyası Unutturulan Adam 01-01-1970 03:00 Tarih Ve Fil 01-01-1970 03:00 Akbabalar Ve Kelebekler 01-01-1970 03:00 Çıplak Kral 01-01-1970 03:00 ESKİ YILın YENİsi 01-01-1970 03:00 Aperatif Yazı 01-01-1970 03:00 Efsane Hüso 01-01-1970 03:00 Soraya’yı Taşlamak 01-01-1970 03:00 20 Kasım’ın Düşündürdükleri 01-01-1970 03:00 N. Ç. 01-01-1970 03:00 Vicdanın milliyeti olur mu? 01-01-1970 03:00 Nazım Hikmet Ve Hasret 01-01-1970 03:00 Sanatçının Sosyal Sorumluluğu 01-01-1970 03:00 Yazmak insanı mutsuz eder mi? 01-01-1970 03:00 Mevsimlik Çocuk İşçilerin Dramı 01-01-1970 03:00 Matrak bir film! 01-01-1970 03:00 Ayardan Düşen Polemikler 01-01-1970 03:00 Liste(Siz)Ler 01-01-1970 03:00 İnsan Yaşadığı Yere Benzermiş 01-01-1970 03:00 Basında Deprem 01-01-1970 03:00 Normal doğum mu, o da ne? 01-01-1970 03:00 Enstantaneler 01-01-1970 03:00 Garip Bir Kayıp İlanı 01-01-1970 03:00 Gülelim mi, ağlayalım mı? 01-01-1970 03:00 Kayıt Altına Alınamayan Kayıplar 01-01-1970 03:00 Gidenlerin Ardından 01-01-1970 03:00 Arife tarif gerekmez ya arif yoksa? 01-01-1970 03:00 Mecnunun Leylası 01-01-1970 03:00 Kadınlar Yürüyor 01-01-1970 03:00 ‘’ Ben sizin babanızım, ben ne dersem o olur.’’ 01-01-1970 03:00 Duyarsızların Duyarlılığı 01-01-1970 03:00 İnce Dokunuşlar 01-01-1970 03:00 Ultra Özgürlük 01-01-1970 03:00 Kirli Yüzlere Maske 01-01-1970 03:00 Kaymaklı Şiddet Satılıyor 01-01-1970 03:00 Çelişkiler Yumağı 01-01-1970 03:00 Maden İşçileri 01-01-1970 03:00 Demokrasi kaç lira? 01-01-1970 03:00 Kadın Ve Nehir 01-01-1970 03:00 Arayış 01-01-1970 03:00 Düello 01-01-1970 03:00