https://www.celikhanhaber.com/files/uploads/user/599b1a16-8d13-45b0-9e1b-7fb86a5a1caa.jpg
Sabri Altun

Sınırı olmayacak…

03-03-2015 10:51

Bir tartışmadır sürüp gidiyor.

Eğer ki başınızı kaldırıp kulak kabartırsanız sizde asırlara yayılan bir ilim ve marifet tartışmasına şahit olursunuz.

Hüccet-ül İslam İmam-ı Gazali hazretleri;

“İmkân alanında mevcut olandan daha güzeli daha mükemmeli yoktur” sözünün ulaşılmayan derinliğine belki sizde bir kulaç atabilirsiniz.

Bir sonuca ulaşmak mı? Sanmıyorum…

Eğer Risale-i Nur’u tam kullanabilirsek belki…

Bu söz ne kadar itiraz görmüşse o kadar da taraftar bulmuştur.

İtirazlar şu yönde olmuştur:

-“Cenabı hak daha mükemmelini yaratamaz mı?”

-“Yaratmamak acizliktir.”

-“Oysa ilahi kudrete acizlik asla arız olmaz.”

-“O her türlü acziyetten münezzehtir.”

-“O zaman (haşa) cimrilik mi yapmış…”

 Hâşâ cimrilikte onun rahmetine Gani-i alelıtlaklığına yakışmaz.

Öyle ise bu nasıl bir söz?

Evet, on ikinci asrı kasıp kavuran bu cümle, İslam ulemasını üçe ayırırken, günümüzde bu tartışmadan nemalanmak isteyen inkârı ulûhiyet fikri gençlik arsında ilk bakışta iflah olmaz bir soruyu da beraberinden getirmiştir.

“Allah kendisinden daha büyüğünü yaratamaz mı?”

“Yaratmaz” desen;

“Bu nasıl bir Allah” diyecek.

“Yaratır “desen ondan daha büyüğünü kabul etmiş olacaksın.

Yani tam şeytanca ve zındıkça bir ikilem…

İsterseniz bu zındıkların cevabını ibn Arabi hazretlerine havale edip sonra yolumuza devam edelim.

“bu tür tartışmaların sürüp gittiği vadide ancak iki mertebe var: Kıdem (öncesizlik) mertebesi, bu cenabı hakkın bulunduğu mertebedir.

Hudus  (sonradan olma) mertebesi halkın ve yaratılanların bulunduğu mertebedir.

Eğer Cenab-ı Hak yarattığını meydana getirmiş olsa, şüphesiz ki bu yaratılanlar hudus (sonradan yaratılanlar) mertebesinin dışına çıkamazlar. Öyle ise bu durumda Cenab-ı Hak kendi kıdemine eşit bir kadim (öncesiz varlık) yaratabilir mi? denilmez. Çünkü böylesine bir soru son derece belirsiz ve neticesizdir”

İbn Arabi hazretlerinden bu cevabı aldıktan sonra meselemize dönecek olursak;

 

 

Bu çıkmazın en ilginç cevabını Eşşeyh Abdulazziz Debbağ Hazretleri vermiştir.

O der ki:

“İlahi kudret sınırlanamaz. Hiç bir şeyde rabbimizi aciz bırakmaz”

Öyle ise nasıl bir anlam yüklemeliyiz ki her iki tarafa uygun olsun.

Summe yumitukum summe yuhyi ukum summe ileyhi turceun”

Belki de bütün cevaplar buradadır.

Biz yoktuk var edildik. Sonra öleceğiz. Sonra ona rücu edip gideceğiz.

Her şey zerrelerden mürekkeptir.

Zerreler dağınıktır.

Ve zerrelere bakarsanız muhteşemdir.

Her şeyin her şeklin temel taşlarıdır.

Zira her şeye ve her şekle girebilir istidattadır.

Dağınık gibi gözükür ama nizami bir dağınıklık vardır.

Adeta her bir zerreye sınırsız reseptörler bağlanmıştır.

Hangi maddeye ve hangi canlıya girecekse “arş” emrini almasıyla hareket eder, cisimleri ve canlıları meydana getirir.

Hani telefon ahizesine konuşuruzda o sesimiz enerji olur ve o enerji iki şeye dönüşür; 1 ve 0…sonra o 1 ve 0 karşı tarafa bir insan kelamı olarak ulaşırda karşıdan gelen kişinin sesin kime ait olduğunu da belirtir ya…

Tıpkı bilgisayarların temel taşlarının sadece 1 ve 0 olduğu gibi.

Hani bilgisayar dünyasının bütün işlerini o 1 ve 0 ‘ın yaptığı gibi…

Ve tıpkı bütün bu gördüğümüz ve göremediğimiz kainatın yapı taşlarının cisimcik ve dalgadan ibaret olması gibi…

Zerre âlemine bakarsak harika bir döngü göreceğiz.

Her adım imkân dairesinin en mükemmelidir.

Hem öyle bir mükemmellik ki daha da mükemmeline namzet bir gebeliği barındırır.

Zira her zerre unsur âleminin her unsuruna dönüşebilecek bir potansiyel barındırır.

Yani “hal”i mükemmeldir lakin bir sonraki “hal”i daha da mükemmel olmak üzere hareket halindedir.

Ve belki de işin özeti: mebdeden meada bir yolculuktur.

Başlangıç zerredir sonu insandır.

Ve insan ise sınırsız bir yapı arz etmektedir.

Ve derken insandan da ahirete doğru sınırsız bir yolculuk ve mükemmelliktir.

 

Saadet-i ebediyeye işaret eden bürhanlardan biri de, insandaki gayr-ı mütenahi istidatlardır. Evet, Cenab-ı Hak tarafından mükerrem kılınan insanın cevher-i ruhunda ekilen ve rakamlara sığmayan istidatlar var. Bu istidatların altında, hesaba gelmeyen kabiliyetler var. Ve bunlardan neş'et eden, hadde gelmeyen meyiller var. Ve bunlardan husule gelen gayr-ı mütenahi efkar ve tasavvurat var

 

 

Zira rahmet, ancak saadet-i ebediye ile rahmet olur. Ve nimet, ancak o saadetle nimet olur.(işaratul icaz:57)

 

 

İşin özeti şudur:

Her şey insan için yaratılmış, insan Allah için yaratılmış. İnsan Allah’ın bir sırrı ise insanda sonsuz mükemmellik vardır. Tekâmül edecek ilerleyecek yükselecek.

Öyle ki bu tekâmül ahrette devam edecek.

Öyle ise cenabı hakkın yaratmış olduğu her şey bulunduğu anın en mükemmelidir.

An yürüdükçe mükemmellik yürüyecek.

Zira yaratma her an devam ediyor.

Ve sınırı olmayacak…

DİĞER YAZILARI Bebeklerin Gücü.... Devletin inisiyatif gücü “Vurun kahpeye” Ormanda 15 Temmuz Orantısız Kavgalar Orman'da Yeni Düzen! Pralamenter sistem aslında ne demek Bir eseri hiddet… Küffara giden dualarımız. 15 Temmuz Ve Bir Öneri! Bediüzzaman ve parlamenterler sistem Panama Leaks ve Bediüzzaman Görüyorum ama diyemiyorum. Bir Devrin Anatomisi İnsanları idare edenlerin gözünü kan bürümüş. Ayrık otları ve yaşlı kadınlar Müslümanlar savaşıyor. Alın o sapıkları başınıza çalın SÖZ Allah rızasını düşünen üçüncü şahıslara duyurulur Dilimizi yüreğimizle güçlendirmek… Milenyum nesli ve tenha siyaset Neden Mustafa Bulut… Batının gücü nerden geliyor Sineklerin kartallalra savaşı… Ucb’un böylesi… Kavgayla gelen bir mecburiyet İsrail'in muvaffakiyeti, Müslümanların muvaffakiyetsizliği Kutsal mekânlar hapishane gibi Her karışı Peygamber kokuyor Kudüs Gezisi Hiç büyümeseydim Olimpiyatları alsak ne yazar? Dağ tepeye, tepe kuma dönmesin… Mağlubiyetin sırrı SBS'deki başarının çarpıcı öyküsü. Ey menhus ruh artık titre İftar çadırı ve nesli ati Bediüzzaman ve gezi hareketi Belki Garip, Ama Bir Öz Eleştiri Son Osmanlıya son saldırı… Kadınlık onuru Dehlizlerdeki sahte kahramanlar Çelikhan Türkiye’ye sığmıyor. Hangisi daha tehlikeli? Biz Ne Olacağız? Takdir ve İhanet Ne idik, ne olacağız? Mustafa Şahin Bir Liderin Doğuşu Yaşayan Efsane,Reis Yaylagül Mahmut Şahin Toplumsal refleksler Sükût Ediyorum Gelemeyen Bahar Herkes işine Baksın... Suçlu Benim Ormanın Tarihi Yeniden Yazılıyor Baykuş’un Gözleri Bir Masalım Var Deccal operasyonu mu Kürt sorunu mu? Eğitim, Toplum Ve İntihar Çelikhan Ve Kızların Hakkı Bir Çağın İz Düşümleri 2 Bir Çağın İz Düşümleri 1 Kelimeler canlanır mı? Kavimler neden helak oldular? Ene ve nefsin serüveni Amerika’yı sömürmek… "mahşeri gördüm" Küre-i Arz Konuşunca... Kim ayvayı yiyecek? Baba mı dediniz? Hangi rejim? Bir Çıkmazın Anatomisi Hayal hakikat arası bir şey Zindandaki delik Yumurta idaresi Hain Köpek Bireyin gücü mü cemiyetin gücü mü? Acıdan söz et bana Bu film burda bitmez Demokratik yağmurlar Çelikhan Net ve TOKİ sürecinde almamız gereken ders Ahde Vefa Veya Mü’min’in Yitik Malları Kaymakamların rolü ve Anadolu Mayası Kaymakamlar Geçidi Düşman içimizde… Kördüğüm Bir Dünya… Yansın Tahrir Meydanı Görüyorum ama diyemiyorum Mahkum adam nasıl hür adam olur? “Hür Adam”la açılan ufuklar… "Yarab hayretimi arttır" Her şey 'kün' de saklı Eyvah Amerika'yı kızdırdık Asrın en büyük eğitim yanlışı Tehlike kapımızda 2 Tehlike kapımızda Haritaya dikkat! Devlet ve Ramazan Bayramı Onlar rahmete uçtu ya bize ne olacak? Perde gerisine bakalım bence… En büyük buluşma Yıkılmayan duvarlar (Mutluluğa yolculuk-2) Heni en lekum (Mutluluğa yolculuk) Asya'nın bahtına saplandım 2 Şahin Bakışlı adam Hesaplanmayan Hesap Dağdan iniş… Cennette futbol var mı Gerçeğin çizgileri ve bir Ceylan Bayramlar Ve Bazı Adetlerimiz Irmak Ummanda Boğulur Tahrik,yara ve kontr hareketler. Cüruf’a Dikkat Ham Çarık Ve Kıl Çorap Uygun Adım Şimdi Jari Zamanı Ve yeni valimiz...