Ölmüşle olmuşa çare bulunmaz.
Çare’de, çaresizlikte aranmaz.
Artık günah keçisini aramaya hiç gerek yok.
Sadece şunu diye bilirim ki; ortadaki tek güzel şey, her kesin iyi niyet taşıması.
Öyle ise şu noktayı ayırt etmekte yarar vardır:
Amacımız bağcıyı mı dövmek üzümümü yemek?
Maksat üzüm yemekse bu konuda alacağımız dersi çok iyi almalıyız.
* * *
Bir kere celikhannet takipçileri bizim bu konudaki hassasiyetimizi çok iyi anladıklarını sanıyorum.
Eğer anlamayan varsa anlatmaya çalışayım:
Yazışmaların tıkandığını gördüğümüz andan itibaren, yerel basın görevini deruhte etmenin verdiği sorumlulukla kamuoyunu aydınlatmaya yönelik gerekli tüm kişi ve kurumları aradık.
İl müdürlüğünden tutun bölge ve genel müdürlüklere kadar, ilçe iktidar partisi mensuplarından tutun milletvekillerine kadar aradık.
Editörümüz Mustafa Aloğlu ile İHH muhabiri Kemal Altın ile birlikte bölgeye kadar gidip sayın müdürle görüşme gerçekleştirdik.
Tabi bununla da kalmadık editörümüz Ankara’ya kadar gidip gerekli kişilerle gerekli görüşmeleri de yaptı.
Ve en nihayet Adıyaman’a gelen sayın bakanımızla da gerekli görüşmelere vesile olduk.
Tabi bu süreçte kullandığımız dil çok önemliydi.
Aslında elimize fırsat geçmişti, isteseydik anında günah keçisini bulup lanse edebilirdik.
İsteseydik sansasyonel haberler peş peşe yapıp her tarafı sıkıntıya sokabilirdik.
Fakat dikkat ederseniz özellikle çok hassas bir bürokratik dil kullandık.
Bu konuyla ilgili yaptığımız haberlerin hepsinde birçok okuyucu bizi arayıp ne demek istediğimizi bile sordu.
Bizde, “sadece gerekli kişilerin bilmesi gerekir” diye cevap verdik.
Çünkü gerçekten amacımız her zaman olduğu gibi Çelikhan menfaatlerini tüm dengeleri hesaplayarak korumaktı.
Zaten çelikhannet’i her zaman farklı kılan bu anlayıştır.
Hiçbir zaman basın gücünü şahsi çıkarlarımız ve ihtiraslarımız için kullanmadık.
Ve kullanmak da istemiyoruz.
* * *
Evet, madem olaylar bu noktaya geldi.
Yani TOKİ işinin en azında şimdilik olmayacağı kesin ise.
Her musibette alınması gereken dersler olduğu gibi bu konuda da almamız gereken ders önemlidir:
Günümüzde hangi iş olursa olsun hele hele toplumsal olaylarda mutlaka koordineli ve sistematik bir şekilde meselelere yaklaşılmasının şart olduğunu gördük.
Bu konuda eğer bütün yerel birimlerimiz(kaymakamlık, belediye başkanlığı ve iktidar partisi teşkilatı) birlikte hareket etseydi asla bu noktaya gelinmeyecekti.
Çünkü çağımızda istişare çok önemlidir.
Kur’an’i kerimde bile bu konu kesin bir emirle bildirilmiştir.
“Ve işlerde onlarla istişare et.” (Al-i İmran Sûresi: 159)
“Onların aralarındaki işleri istişare iledir.” (Şura Sûresi: 38)
Dolayısıyla ta en başta hesaplanamayan bir yanlıştan dolayı bu kadar çıkmaza giren bu süreç ta en başta bu konuyu Çelikhan’da en çok bilen (ki beş sene bu tepelerle uğraştı) Sayın Mustafa Bulut ile istişare edilseydi bu hale gelmeyeceği muhakkaktı.
Zira istesen de istemesen de sevsen de sevmesen de aklın gereği “bilen kişilerle” hareket etmektir…
Binaenaleyh son sözü yine ilahi kelama bırakıp bitirelim:
"Kendilerine güvenlik (barış) veya korku (savaş) ile ilgili bir haber geldiğinde onu yayarlar. Halbuki onu peygambere ve içlerinden yetki sahibi kimselere götürselerdi, elbette bunlardan, onu değerlendirip sonuç (hüküm) çıkarabilecek nitelikte olanları onu anlayıp bilirlerdi. Allah'ın size lütfu ve merhameti olmasaydı, pek azınız hariç, muhakkak şeytana uyardınız.
'(Nisâ Sûresi: 83.)