https://www.celikhanhaber.com/files/uploads/user/599b1a16-8d13-45b0-9e1b-7fb86a5a1caa.jpg
Sabri Altun

Dilimizi yüreğimizle güçlendirmek…

01-01-1970 03:00

Bir önceki yazımda “dahası” deyip durmuştum.

Devamını yazmayı düşünmüştüm.

Hani seçimden sonra bir tahlil yapıyordum.

Hani kim kazanmış, kim kaybetmişken sebeplerini ortaya sererken, memleketi idare etmek isteyen odaklara bir nevi yol göstermek amacıyla yazacaktım.

Belki tarihe not düşmek olacaktı.

Yahu sonuçta bir seçim yapılmış demokrasi gereği birisi seçilmişti.

Bu hiçbir zaman dünyanın sonu değildir.

Lakin öyle bir atmosferle karşılaştım ki, artık her hangi bir şeyi yazmaktan bizar oldum.

Tiksindim.

Yazıyı okumadan, yapılan yargılardan usandım.

Hangi amaçla yazdığıma bakılmadan infazlardan bıktım.

Sadece şurada- burada yapılan konuşmaları duydum.

Bu konuşmalar bile bu kadar çekilmezken varın gidin klavyeye oturup niklerin arkasına saklananların iğrençliklerini siz hesaplayın.

Nitekim tek bir yorum hariç diğer yazılan onlarca yorumu okumadan sildim

Haydi diyelim ki,atmış yıllık siyasi geçmişimizde ilk defa iktidara gelmiş bir kanadın,(bora tarafdarları) Çelikhan belediye Başkanlığının o kadar büyük bir hedef olmadığını tam bilmedikleri için, kaybetmenin getirdiği yenilgiyi hazmetmemenin verdiği refleksler sonucu saldırganlıklarını anlayabilirim.

İlk defa memleket idaresinde söz sahibi olmanın getirdiği gururu kaybetmenin acısını hissedebilirler.

Peki ya günümüz dünyasının en etkin güçleri olan STK’ların aynı refleksleri göstermelerine ne demeli?

Hani bunlar memleketin geleceği olacaklar.

Hani bunlar okumuş aklı başında, geleceğe yönelik fikirleri olması gereken güruhlardı.

Heyhat… Memleketin bahtında yeşeren ayrık otlarıymış da bizim haberimiz yok.

Eminim ki bu yazdıklarımı da yanlış anlayacaklardır.

Şimdi zannedecekler ki ben günah çıkartmanın peşindeyim.

Şundan emin olun ki benim derdim bana yapılan saldırganlıklar değildir.

Vallahi de billahi de benim derdim başkadır.

Benim derdim yaşadığımız bu kaht-ı ricaldır.

Çelikhan’ın entelektüel(!) güçlerin, aydın(!) kesimlerin bu kadar gözü kör olmalarıdır.

Haydi diyelim ki yaşarken görmüyorsunuz o kadar ferasetiniz kapalıdır.

Hiç olmazsa yaşadıktan sonra geriye bakıp tahlilinizi yapın.

Yanlışı veya doğruyu, olaylar geçtikten sonra bari görün.

Görün ki bundan sonra o kahredici yanlışlarınızı yapmayın.

Evet, beni düşman ilan edin, hatta beni linç edin ama doğruyu görün.

Şundan emin olun ki benim ne önce, ne şimdi, ne de bundan sonra hiçbir hesabım yoktur.

Ben yirmi senedir bu memlekette gazetecilik yapıyorum.

Yirmi senelik süre içerisine bu memlekete idareci olan her kesle diyalogum oldu.

Hepsinin iyi niyetini de kötü niyetini de çok iyi biliyorum.

Benim kendime biçtiğim misyon: bu memleketin gözü kulağı ve düşüncesi olmaktı.

Hiç kimsenin yerinde ve makamında gözüm olmadığı ve olmayacağı için her kesi bu misyon doğrultusunda, eleştirmiş, yermiş ve ya övmüşümdür.

Hatta bunun için en değerli dostlarımdan bile olmuşumdur.

Ne yazık ki burada yaşadığım sürece aynı minval devam edecektir.

Kalleşlikleri, gözü körlülükleri ihanetleri göz göre göre kabul edemeyeceğim için burada yaşadığım sürece ben böyle olacağım.

*  

Evet, ben bir tahlil yapmak istedim.

Zira ortada ilginç bir durum vardı.

Toplum olarak hesabımızı yapmak adına, geleceğe yön vermek adına, iyisiyle kötüsüyle, yanlış veya doğru bir analiz yapacaktım.

Kişilerden ve olaylardan çok işin fikir boyutuna ilişmek istemiştim.

Lakin ne gezer.

Öyle bir toplumsal yaklaşımımız var ki düşündükçe kahroluyorum.

Hani yan yana geldik mi mangaldan kül bırakmayız, lider veya idareciye her türlü lafları yetiştirir, hatta hakarete varan eleştiriler yapıştırır kulaktan dolma bilgilerle iftiraları

DİĞER YAZILARI Bebeklerin Gücü.... Devletin inisiyatif gücü “Vurun kahpeye” Ormanda 15 Temmuz Orantısız Kavgalar Orman'da Yeni Düzen! Pralamenter sistem aslında ne demek Bir eseri hiddet… Küffara giden dualarımız. 15 Temmuz Ve Bir Öneri! Bediüzzaman ve parlamenterler sistem Panama Leaks ve Bediüzzaman Görüyorum ama diyemiyorum. Bir Devrin Anatomisi İnsanları idare edenlerin gözünü kan bürümüş. Ayrık otları ve yaşlı kadınlar Müslümanlar savaşıyor. Sınırı olmayacak… Alın o sapıkları başınıza çalın SÖZ Allah rızasını düşünen üçüncü şahıslara duyurulur Milenyum nesli ve tenha siyaset Neden Mustafa Bulut… Batının gücü nerden geliyor Sineklerin kartallalra savaşı… Ucb’un böylesi… Kavgayla gelen bir mecburiyet İsrail'in muvaffakiyeti, Müslümanların muvaffakiyetsizliği Kutsal mekânlar hapishane gibi Her karışı Peygamber kokuyor Kudüs Gezisi Hiç büyümeseydim Olimpiyatları alsak ne yazar? Dağ tepeye, tepe kuma dönmesin… Mağlubiyetin sırrı SBS'deki başarının çarpıcı öyküsü. Ey menhus ruh artık titre İftar çadırı ve nesli ati Bediüzzaman ve gezi hareketi Belki Garip, Ama Bir Öz Eleştiri Son Osmanlıya son saldırı… Kadınlık onuru Dehlizlerdeki sahte kahramanlar Çelikhan Türkiye’ye sığmıyor. Hangisi daha tehlikeli? Biz Ne Olacağız? Takdir ve İhanet Ne idik, ne olacağız? Mustafa Şahin Bir Liderin Doğuşu Yaşayan Efsane,Reis Yaylagül Mahmut Şahin Toplumsal refleksler Sükût Ediyorum Gelemeyen Bahar Herkes işine Baksın... Suçlu Benim Ormanın Tarihi Yeniden Yazılıyor Baykuş’un Gözleri Bir Masalım Var Deccal operasyonu mu Kürt sorunu mu? Eğitim, Toplum Ve İntihar Çelikhan Ve Kızların Hakkı Bir Çağın İz Düşümleri 2 Bir Çağın İz Düşümleri 1 Kelimeler canlanır mı? Kavimler neden helak oldular? Ene ve nefsin serüveni Amerika’yı sömürmek… "mahşeri gördüm" Küre-i Arz Konuşunca... Kim ayvayı yiyecek? Baba mı dediniz? Hangi rejim? Bir Çıkmazın Anatomisi Hayal hakikat arası bir şey Zindandaki delik Yumurta idaresi Hain Köpek Bireyin gücü mü cemiyetin gücü mü? Acıdan söz et bana Bu film burda bitmez Demokratik yağmurlar Çelikhan Net ve TOKİ sürecinde almamız gereken ders Ahde Vefa Veya Mü’min’in Yitik Malları Kaymakamların rolü ve Anadolu Mayası Kaymakamlar Geçidi Düşman içimizde… Kördüğüm Bir Dünya… Yansın Tahrir Meydanı Görüyorum ama diyemiyorum Mahkum adam nasıl hür adam olur? “Hür Adam”la açılan ufuklar… "Yarab hayretimi arttır" Her şey 'kün' de saklı Eyvah Amerika'yı kızdırdık Asrın en büyük eğitim yanlışı Tehlike kapımızda 2 Tehlike kapımızda Haritaya dikkat! Devlet ve Ramazan Bayramı Onlar rahmete uçtu ya bize ne olacak? Perde gerisine bakalım bence… En büyük buluşma Yıkılmayan duvarlar (Mutluluğa yolculuk-2) Heni en lekum (Mutluluğa yolculuk) Asya'nın bahtına saplandım 2 Şahin Bakışlı adam Hesaplanmayan Hesap Dağdan iniş… Cennette futbol var mı Gerçeğin çizgileri ve bir Ceylan Bayramlar Ve Bazı Adetlerimiz Irmak Ummanda Boğulur Tahrik,yara ve kontr hareketler. Cüruf’a Dikkat Ham Çarık Ve Kıl Çorap Uygun Adım Şimdi Jari Zamanı Ve yeni valimiz...