Türkiye Gazeteciler Federasyonunun 50 başkanlar toplantısı için hafta sonu Nevşehir’de idik.
Nevşehir il merkezi küçük ve gelişmemiş bir yerleşim birimi, Halkı milliyetçi, Nevşehirliler dışında kimse orada barınamıyor. Ne işçisi ne patronu nede kamu görevlisi…
Nevşehir’de yaşamak için Nevşehirli olmak gerekiyor…
Nevşehir, demek peri bacaları demek…
Halkın geliri turizm…
Turizm bu aralar kan ağlıyor.
Terör olayları turizme büyük darbe vurmuş
Adıyaman’dan katılan 3 gazeteciden biri olarak bende vardım. Türkiye’nin 71 ilinden katılımcıların geldiği toplantıda gazetecilerin sorunları aynı.
Halkın sorunları aynı.
Kapadokya turizmin önemli bir bölgesi olmasına rağmen kendilerine sahipsiz diyorlar.
Küçük ilçeleri yine aynı şekilde üvey evladız diyorlar.
Çelikhan’da ne konuşuluyorsa, Ürgüp’de de onlar konuşuluyor.
Nevşehir’in sorunu ne ise Adıyaman’ın da o….
Halkın olaylara bakışı aynı.
Sorunlar aynı.
Dert aynı, keder aynı…
Batı bölgelerinden gelen gazeteci arkadaşların olaylara bakışı biraz daha genişçe…
Kürt sorunu konusunda daha duyarsızlar. Bağnazlar…
Sosyal hayata bakış açıları bizim bölgeye göre daha demokratik…
Gazetecilerin bürokasi ve siyasetçilerle ilişkileri aynı
“ben” olgusu hayatın en büyük gerçeği
“ben varsam var “ben” yoksam yok mantığı her tarafın kangreni
….