Sevgili takipçilerimiz;
Halepçe katliamı ile ilgili olarak bugüne kadar çok şey yazıldı, çizildi.
Halepçe katliamanı yazmak benim haddim olmadığını biliyorum. Yalnız katliam müzesini gezmiş görmüş biri olarak kendi gördüklerimi yazacağım.
2 günlük Kuzey Irak ( Kürdistan özerk Bölgesi) gezimizde beni etkileyen en önemli yer burası olmuştur.
Saddam Hüseyin döneminde Süleymaniye şehrinin Halepçe ilçesinde kimyasal silah kullanılarak 5 bin kişin katledilmesinin ardından açılan müze, “soykırımın” gerçek yüzünü dünyaya gösteriyor. Halepçe’nin girişinde 2003 yılında kurulan Katliam Müzesi, o gün yaşanan vahşeti en iyi şekilde gözler önüne seriyor. Toplam bin
Müzenin tam ortasında yapılan iki el şeklini andıran heykelin uzunluğu 20 metreden oluşuyor. 16 ayaktan oluşman heykel, katliamın Mart’ın 16'sında yapıldığını gösteriyor. Geçen yıl, müzeyi 100 bin kişinin ziyaret ettiği belirtildi.
Halepçe Müzesi Müdürü Sarxel Gafar Hamaxal, ''Halepçe'ye gelen insanların en çok merak ettikleri şey yaşanan katliamın hakkında bilgi sahibi olmak. Halepçe her zaman, her yönde önemli bir bölge. Saldırı sonrası çekim yapan gazetecilere çok teşekkür ediyorum. Onların sayesinde biz bugün Kürt halkına soykırım yapıldığını belge olarak sunabiliyoruz. Çünkü fotoğraflar ve videolar her şeyi gösteriyor '' demiş.
<
Katliamın yapıldığı zaman 16-17 yaşlarında olan bir genç vardı. O dönemde ölmüş diye kefenlenerek gömülmeye götürüldüğünde bir bakıyorlar ki yaşıyor. Ve o genç dünya ajanslarına kefenli hal ile katliamı anlatmış. Şimdi o genç Halepçe İnsanlık müzesinin görevlisi ve gelen turistlere katliamı anlatıyor.
Kafilemiz o gencin ağzından yaşanılanları dinlerken herkes gözyaşlarına boğuldu. Görevli ağlıyor, kafile ağlıyor. İnsanlık ağlıyordu. Hatta oracıkta Hocam sen ağladığına göre bu duruma ağlamayacak bu duruma üzülmeyecek Allah’ın tek bir kulu olamaz demiştim.
Halepçe katliamı insanlık için çok önemli bir yer tutar. Kuzey ırak ( Kürdistan özerk Bölgesi) gezimizin bu bölümünde bir iki dip not bilgi vermek istiyorum.
Uçsuz bucaksız araziler var. Bölgede araziler işlenmiyor. Halk’da para var. Ancak çalışmayan bir toplum. Temizliğe dikkat etmeyen bir toplum. Yaşadığımız bölgeye göre 10 yıl gerideler. (Çelikhan hariç)
Süreç böyle devam ederse önümüzdeki 10 yılda Kürdistan özerk bölgesi ciddi bir yere gelecektir.
Barzani, Malikiye rest çekmiş ve Türkiye’ye bağlanacağını söylemişti. Eğer böyle bir şey gerçekleşirse Türkiye kısa sürede Dünyanın en güçlü ülkesi olacaktır. Bitmeyen petrol, Kürt sorununu çözmüş bir ülke ve gelişmişlik.
Milliyetçi kesimin yıllardır sarf ettiği Misak-ı Milli kavramı…
Bekleyip görelim.