Sinan Temel
Yeter ki Efendilerin Canı Sıkılmasın(!)
01-02-2017 09:31
Bir gün aslanın canı sıkılmış. “Bu can sıkıntıma çareyi bulsa bulsa tilki bulur” diyerek, tilkiyi huzura çağırtmış:
“Tilki kardeş benim canım sıkılıyor, çabuk bu sıkıntıma bir çare bul” demiş.
Tilki alaylı alaylı gülerek:
“Tamam, buluruz kralım, hemen buluruz.”
“Peki, ne yapacaksın, nasıl bir çare bulacaksın söyle bakalım.”
“Sayın kralım, şimdi ben sizin kulunuz aptal tavşanı çağıracağım. Siz de ona ‘hani senin başında şapkan’ dersiniz. O da ‘şapkam yok’ diyecektir. Siz de bu cevaba kızar basarsınız ona tokadı, güzelce döversiniz. Göreceksiniz öfkeniz nasıl geçecek” demiş.
Tavşanı çağırmışlar. Güzel tavşan kuyruğunu iki ayağının arasına kıstırarak, bıyıklarını aşağı eğerek, ağzını da güzelce kapatarak yavaş adımlarla çıkmış aslanın huzuruna:
“Emret kralım bu aciz kuluna” demiş.
Aslan da:
“Hani senin başında şapkan, benim huzuruma böyle şapkasız nasıl çıkarsın” demiş.
Tavşan da:
“Ama sayın kralım, tavşanların şapkası olmaz ki” demiş.
Bu sefer aslan kükreyerek:
“Bak bir de benim emirlerime karşı geliyor, lafımın üstüne laf koyuyor” diyerek girmiş tavşana tekme tokat.
Masum tavşanı bir güzel döven aslanın sinirleri biraz yatışmış.
Aslan bundan sonra her canı sıkıldığında bir mazeret bulur zavallı tavşanı dövermiş. Fakat bir gün canı sıkıldığında tavşanı dövmek için geçerli bir neden bulamamış. Tilkiyi çağırmış nasıl bir mazeret bulabileceklerini sormuş. Tilki de:
“Kolay kralım, bu sefer de bir kuş eti bulup getirmesini söyleriz. Kuşu tüylü getirirse ‘bunun tüylerini niye yolmadın’ der basarsınız sopayı. Eğer kuşun tüylerini yolar da getirirse ‘niye yoldun bu kuşun tüylerini, kuşun tadı tüylerindedir’ der, gene basarsınız sopayı” demiş.
Tilki güzel tavşancığı gene çağırmış aslanın huzuruna. Aslan kükremiş:
“Ey bıyıklarını sevdiğimin tavşanı çabuk bana bir kuş bul getir” demiş.
Zavallı güzel tavşancık inin kapısından dışarı çıkacağı sırada hemen geriye dönüp aslana sormuş:
“Ey kralların kralı sevgili sultanımız. Bulduğum kuşun tüylerini yolup da mı getireyim, yoksa tüylü mü yemek istersiniz?” demiş.
Oyununun tutmadığını anlayan aslan küplere binip bağırmış ve:
“Nerede ulan senin şapkan?” deyip, basmış sopayı tavşana.
**
İnsanlar birilerine zarar vermek istedikleri ya da zevklerini tatmin etmek istedikleri zaman mutlaka bir bahane bulurlar.
Bahane bulamazlarsa yalaka bulurlar. Özellikle belli bir güç ve mevki sahibi iseler etrafındayalakalar eksik olmaz.
Efendilerini memnun etmek ve de kendilerini beğendirmek adına olmadık dümen çeviren bu yalakalar, amaçlarına ulaşmak için masum insanlara zarar vermekten ve onları aşağılamaktan da asla çekinmezler.
O efendiler de güç ve makamın verdiği sarhoşlukla hak ve adaletten uzak, kendilerini her şeyi yapmaya haklı görürler.
Diğer yandan muarızlarını alt etmek ya da onları küçük düşürmek için düşüncelerini aptalca savunan,söylem ve eylemleri ile mantıksız ve gülünç duruma düşen tipler için de bu hikâyemizi misal gösterebiliriz.
Daha fazla yorum yaparak ufkunuzu ve hayal gücünüzü daraltmayayım. Eminim siz bu hikâyeden yola çıkarak birçok şeye ulaştınız.
DİĞER YAZILARI
#Adıyaman66yaşında
Bu şehir hak ediyor…
Dünyanın Ahvalini Soracak Olursanız…
Ya odunum?
Bölerek çözmek çare mi?
Bir olay üç farklı algı
Hayalimiz yeşil alan, gerçeğimiz beton bina
Eskiler mi güzeldi, eskiden mi güzeldik?
Bu bir halk sağlığı savaşıdır
Tahta Bavul
Cümle âlem?
Bana anlattığın hikâyeyi sakın Padişaha anlatma!
Gözün Aydın Adıyaman!
Diyelim ki, Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü…
Tanıtım Günlerine dair…
Kârda mıyız yoksa zararda mı?
Gidişat hiç de iyi değil...
Eskisaray Cami Çınarı bir simge aslında…
Dünya Adıyamanlılar Günü
Fili tarif edenler…
İki dinle bir söyle
Tereyağının hesabı
Önce Mahalleyi kaybettik!
Men Dakka Dukka!
Keşke Hiç Olmasaydınız!
Hz. Safvân b. Mu’attal (ra)
Şehre karşı işlenen suçlar…
Ulumoğlu Türküsü
Elim bir olayın düşündürdükleri…
Tecrübe ve hayâl…
Kumdan kaleler…
Havanda Su Dövmenin Adıyamancası…
Her koyun kendi bacağından asılır
Çocuklarımızın ayaklarına batan dikenler…
Ne yapılırsa yapılsın olmuyor, tutmuyor işte...
İlimizdeki Mermer Ocakları ve Bölgenin Ekosistemi
15 Temmuz üzerine…
Bu da geçecek, tıpkı öncekiler gibi
Çok çalışmamız gerek çook…
Edebi dairesi
Bize Benzeyip Bizden Olmayanlar
Şehre duyarlı nesiller yetiştirmeliyiz
Hımbıl gibi bir şey…
Eşek anırdı abdest bozuldu
Ölçü bozulmaya görsün…
Memleket meselesi
Yazık oluyor bu şehir’e
Hiç oğlu hiçler…
Çoğaldık sanıyoruz azaldıkça…
Esas sorun, kurtarıcılardan kurtulamaması mı?
Köpeğini İdam Eden Çoban
Sahabe Hz. Safvan Kur’an ile Buluşturulmalı
Adıyaman’da Nevruz
Depremin Düşündürdükleri…
Kan Emiciler
Arayacaksan, şehrini gönlünde ara
Hangi Balık?
Ölçümüzü Yeniden Sorgulamaya Var mısınız?
Bizi Doğrultacak İnsanlar Var mı?
Hainlerin Değirmenine Su Taşıyanlardan Olmayalım
Önce İnsan Olmayı Öğre(t/n)meliyiz
Şehir Kültürü Üzerine
Asıl Marifet
Milli İradeye Sahip Çıkmak
Halk Dans Edip Oynamaya Başladıysa!
Didişmeden Didinmek Gerek
Bu Utanç Bitmeli veya Yaşlı Evleri Sitesi
Beraber Çalışabilmek Başarıdır
İki Fotoğraf Karesinin Verdiği Mesaj
Yaşananlardan Biz de mi Sorumluyuz?
Çocuklarımız İnsan Olmayı İnsanlardan Öğrensin
Çoğunluğun Yalnızlığı
Yakası Dar Gömlek Gibiler
Ne Kadar Adaletliyiz?
Ah Şimdiki Aklım Olsa…
Papa ve Moiz
Kendi Memleketine Yabancı Olmak…
Aborjinlik Yapalım
Süreç Yönetimi ve Aptallık
Kimin İşine Yarar?
Muhalif Duruş
Soba Borusu
Şekere Boy Abdesti Aldıranlar
Bir Fotoğrafın Hüznü
Buyur Buradan Yak
Ne Yapmak Lazım?
IŞİD’li Adıyaman Kimin İşine Yarar?
Körler Ülkesinde Şaşılar Kral Olur
Kırılan İlk Cam İhmale Gelmez
Memleket Meselesi
Adıyaman’ı Tanı(t)mak II
Zokayı Yut(tur)mak
Saray Soytarısı
Uyanık Terzi ya da Çıplak Kral
Kulak Misafiri Muhabbeti
Yön Verecekler Yönünü Şaşırırsa
Eşeğin Gölgesi
Adıyaman’ın Üzümle İmtihanı
Tottik Meselesi
İhtiyaca Binaen Bir Yazı
Beş Maymun Hikayesi
“Ben İyiyim, Kötü Olan Sensin”
Önce Kendi Çizgini Uzat
İlk Taşı Günahsız Olanınız Atsın!
Ya Benim Odunum?
“Ayağını Denk Al”
Cahilliğin Çeşitleri
Hemşehrilik Dayanışmadır
Pis Kokular Geliyor
Daha Kötüsü Kokuya Alışmaktır
Şişeye Konup Denize Atılacak Yazı
Postlara Bürünmüşler…
Derviş Hırkası Giymiş Avcılar
İnsan Kendine Yakışanı Yapar
Çiftçinin Verdiği Ders
Haram Olsun!
Antika Tipler
Dürüstlük Çiçeği
Kimin Kimi Yiyeceğine Suyun Akışı Karar Verir
Bacağından Asılan Koyunun Verdiği Ders
Her Ağzı Olan Konuşmalı mı?
Kral, Müneccim ve Eşek
Ne Ekersen Onu Biçersin
İğneyi Ahırda Aramak Gerekir
Önemli Olan Güçlüyken Adil Olmak
Maksat Sohbet Çay Bahane
İtibar ve Karakter
Say ki Sayılasın...
Hızır’ı Beklerken
Bakışımızın Açısını Belirleyen Unsurlar
Adıyaman Görücüye Çıkıyor
“Çakal” Sadece Bir Köprü Adı Değilmiş Adıyaman’da
Sultan Kim?
Adıyaman’ı Tanı/t/mak
Zor Olanı Yapmak
Öğrencileri Bekleyen Tehlike
Sen Yılma Öğretmenim
Boğa
Bırakın İyiler İyi Kalsın
Deve İle Fare
Baki Kalan Eşeklik(!)…
Risk Nedir?
Körlerin Hikayesi
Hesap Vermenin Dayanılmaz Hafifliği
Memleketim ve Tepkisizlik Üzerine
Projeler Kenti Adıyaman
Yaşlanmak Bir Dağa Çıkmak Gibidir…
Birlikte Ayrılık
Seyret, Sus ve Dinle
Beynimizdeki Zehir
“Hardal Yedirme” Taktiği
Dursun Çavuş Filmine Dair
Düzeltilmesi Gereken İnsanlar
Memleketimin Adını Silin Bu Kulüpten
Padişaha Verilen Ders
Makam Hırsı
Doğum Günü Hediyesi
Balıklar Ve Kuşlar
Çizgiyi Aşmak
Susturucu Takılmış Toplum
Denetime Takılmayanlar
“Mıh Çık”
Sürprizlerle Dolu Şehir; Tokat
Size Zahmet Olacak…
Başka Şehirler Görmenin Zararları
Ubuntu
Cahil Cesareti…
Bir Teşekkür, Bir Selam
“Adıyaman Günleri” Başlıyor…
Değerleri Yitirmeye Değer mi?
Anmaktan Anlamaya…
Harika Bir Memleketim Var
Boyda Değil İcraatta Cüce Olanlar
Esas Sorunumuz Zihniyet
Bakın Bakalım Kimleri Göreceksiniz?
Değer Vermek Üzerine
Maymun İştahı
Bir Öğretmenin Sitemi
Haydi, Yeni Köprüler Kuralım
Bir Vesile Daha…
AKSEB Buluşmaları
Farkı Fark Etmek
Gönül Vermek
Durduğumuz Yer
“İyi Olmak” ama Kime Göre?
Yine Bir Aralık, Yine Gönlüm Bulanık
''bizim mahalle''
Allah Islah Etsin
“Marifet İltifata Tabidir”
“Ağzı Olan Konuşuyor”
“Büyüyünce Senin Gibi Olacağım”
Hayırlı Yolculuklar
Öküzlüğüne Bağışlayın!
Basit Bir Tercih
Arpa ve Saman
Bana da mı Lolo?
Her Şeyi En İyi Ben Bilirim!
Her Deli Üstünü Başını Yırtmaz ki…
Freni Nerede?
Haddini Bilmek
Toplumsal Güven… Toplumda Güven… Topluma Güven…
İnsana Dair Notlar
Övgü ve Yergi
Ayağımı Sıkıyor!
Adıyaman ve YGS Sonuçları
Eşeklikten Kurtulma