Sinan Temel
Didişmeden Didinmek Gerek
30-05-2016 14:11
Bu memleket ne kaybettiyse, çoğu zaman kısır, anlamsız ve faydasız çekişme ve tartışmalar ile ihtiraslı kişiler yüzünden kaybetmiştir.
Kişisel, siyasi, ideolojik ya da benzer nedenlerden dolayı yaşadığımız çekişme ve didişmeler, sadece var olan ve yararlı şeylere harcanması gereken enerji ve heyecanımızı boşa tüketmekten başka bir işe yaramamıştır.
Yapılan ya da yapılmakta olan şeyleri değerlendirirken, yapılan işlerin iyi ve yararlı olup olmadığına bakmadan yapan kişi/lere göre değerlendirmek de böyledir.
O kişi/ler sevmediğimiz, haset ettiğimiz veya başka görüşten birileri ise ağzıyla kuş tutsa beğenmeyiz. Beğenmemekle de kalmaz hata bulmak için kırk takla atarız.
O kişi/ler sevdiğimiz veya bizden birileri ise mekanizma bu sefer tam tersi çalışır. Yapılan işin ne olduğuna bakmadan göklere çıkarmanın her türlü yolunu deneriz.
Kim ya da kimler yaparsa yapsın bir iş ya iyidir ya kötüdür, ya faydalıdır ya da değildir. Bunun başka alternatifi yok. Adamına göre değil, işine göre değerlendirmek gerekir.
Eğer ortada yanlış yapılan bir iş varsa, kim yaparsa yapsın yanlıştır demesini, doğru ise takdir etmesini bilmemiz gerekir.
Eleştirirken de yerden yere vurmak için değil, daha iyisini bulmak için yapmalıyız.
Şu memleketin çözülmeyi bekleyen o kadar çok sorunu var ki. Birbirimizi yemek yerine gelin el birliği ile bunları çözebilmenin yollarını bulalım.
Mesela son zamanlarda gündemimizden düşmeyen yeni otogarımız var.
Burası yeni yapılmış olmasına rağmen, birçok sıkıntısı ve eksiği yüzünden bir türlü hizmete açılamadığını belediye başkanımız bizzat kendisi söylüyor.
Ulumoğlu türküsüne dönen bu otogar meselesi bir daha açılmamak üzere kapanmalı ve gündemden düşmeli.
En kısa zamanda da uygun görülen yerde belki de daha modern olarak yenisi yapılmalı. Gereksiz ve zaman kaybettiren tartışmalar sona erdirilerek bu memleket hak ettiği hizmete bir an önce kavuşturulmalı.
Tavrımız net olmalı.Eğer bu otogarın yeri ve mevcut durumu yanlış ise, hizmete girmesine engel veya hizmete açıldığında vatandaşa zorluklar yaşatacak durumlar var ise bunun lamı cimi yok, burası hizmete açılmamalı. Sorumlusu da kim veya kimlerse hesabını vermeli.
Yok, eğer herhangi bir sıkıntı yok ve açılmaması için bahaneler çıkarılıyorsa (ki ihtimal vermiyorum) bu da ortaya konmalı.
Bu konuda belediye başkanı dışında yetkin ve bilgi sahibi olan/lar var ve konuşmuyor, gerçekleri kamuoyu ile paylaşmıyorlarsa bence vebal altındadırlar.
Doğru neyse onu ortaya koyalım.
Bu konuda ben şahsen Belediye Başkanı Hüsrev Kutlu’ya katılıyorum. Otogarı ilk gördüğümden beri aklım, havsalam almamıştı. Gelin, inatlaşmayı bırakıp ona destek olalım ve bunu memleketin yararına olacak şekilde çözelim. Aksi halde kaybeden memleket olacaktır, bundan emin olabilirsiniz.
Yazık oluyor bu memlekete.
Boşa giden enerjimize, heyecan ve şevkimize yazık oluyor. Emin olun giden bizden gidiyor, çoluk çocuğumuzun geleceğinden gidiyor.
Hem “sahipsiz memleket” der birbirimizi suçlarız, hem “ırgat kenti” der sızlanırız hem de birbirimizle inatlaşmaktan, didişmekten geri durmayız.
Bakın, hâlâ yapılmayı bekleyen yollarımız var. İnşaatı durdurulduğu söylenen barajımız var. Hâlâ pahalı biletle uçmak zorunda kalıyoruz. Teşvikten tutun da yatırıma, istihdamdan şehirleşmeye, Sulamadan sağlığa, tarımdan turizme ve de değerler erozyonuna kadar birçok konuda çözülmeyi bekleyen sorunlarımız var.
Bunların çözülebilmesi için de, birbirimize düşmek değil, birbirimizle kenetlenmek gerek.
Yani, didişmeden didinmek gerek.
DİĞER YAZILARI
#Adıyaman66yaşında
Bu şehir hak ediyor…
Dünyanın Ahvalini Soracak Olursanız…
Ya odunum?
Bölerek çözmek çare mi?
Bir olay üç farklı algı
Hayalimiz yeşil alan, gerçeğimiz beton bina
Eskiler mi güzeldi, eskiden mi güzeldik?
Bu bir halk sağlığı savaşıdır
Tahta Bavul
Cümle âlem?
Bana anlattığın hikâyeyi sakın Padişaha anlatma!
Gözün Aydın Adıyaman!
Diyelim ki, Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü…
Tanıtım Günlerine dair…
Kârda mıyız yoksa zararda mı?
Gidişat hiç de iyi değil...
Eskisaray Cami Çınarı bir simge aslında…
Dünya Adıyamanlılar Günü
Fili tarif edenler…
İki dinle bir söyle
Tereyağının hesabı
Önce Mahalleyi kaybettik!
Men Dakka Dukka!
Keşke Hiç Olmasaydınız!
Hz. Safvân b. Mu’attal (ra)
Şehre karşı işlenen suçlar…
Ulumoğlu Türküsü
Elim bir olayın düşündürdükleri…
Tecrübe ve hayâl…
Kumdan kaleler…
Havanda Su Dövmenin Adıyamancası…
Her koyun kendi bacağından asılır
Çocuklarımızın ayaklarına batan dikenler…
Ne yapılırsa yapılsın olmuyor, tutmuyor işte...
İlimizdeki Mermer Ocakları ve Bölgenin Ekosistemi
15 Temmuz üzerine…
Bu da geçecek, tıpkı öncekiler gibi
Çok çalışmamız gerek çook…
Edebi dairesi
Bize Benzeyip Bizden Olmayanlar
Şehre duyarlı nesiller yetiştirmeliyiz
Hımbıl gibi bir şey…
Eşek anırdı abdest bozuldu
Ölçü bozulmaya görsün…
Memleket meselesi
Yazık oluyor bu şehir’e
Hiç oğlu hiçler…
Çoğaldık sanıyoruz azaldıkça…
Esas sorun, kurtarıcılardan kurtulamaması mı?
Köpeğini İdam Eden Çoban
Sahabe Hz. Safvan Kur’an ile Buluşturulmalı
Adıyaman’da Nevruz
Depremin Düşündürdükleri…
Kan Emiciler
Arayacaksan, şehrini gönlünde ara
Yeter ki Efendilerin Canı Sıkılmasın(!)
Hangi Balık?
Ölçümüzü Yeniden Sorgulamaya Var mısınız?
Bizi Doğrultacak İnsanlar Var mı?
Hainlerin Değirmenine Su Taşıyanlardan Olmayalım
Önce İnsan Olmayı Öğre(t/n)meliyiz
Şehir Kültürü Üzerine
Asıl Marifet
Milli İradeye Sahip Çıkmak
Halk Dans Edip Oynamaya Başladıysa!
Bu Utanç Bitmeli veya Yaşlı Evleri Sitesi
Beraber Çalışabilmek Başarıdır
İki Fotoğraf Karesinin Verdiği Mesaj
Yaşananlardan Biz de mi Sorumluyuz?
Çocuklarımız İnsan Olmayı İnsanlardan Öğrensin
Çoğunluğun Yalnızlığı
Yakası Dar Gömlek Gibiler
Ne Kadar Adaletliyiz?
Ah Şimdiki Aklım Olsa…
Papa ve Moiz
Kendi Memleketine Yabancı Olmak…
Aborjinlik Yapalım
Süreç Yönetimi ve Aptallık
Kimin İşine Yarar?
Muhalif Duruş
Soba Borusu
Şekere Boy Abdesti Aldıranlar
Bir Fotoğrafın Hüznü
Buyur Buradan Yak
Ne Yapmak Lazım?
IŞİD’li Adıyaman Kimin İşine Yarar?
Körler Ülkesinde Şaşılar Kral Olur
Kırılan İlk Cam İhmale Gelmez
Memleket Meselesi
Adıyaman’ı Tanı(t)mak II
Zokayı Yut(tur)mak
Saray Soytarısı
Uyanık Terzi ya da Çıplak Kral
Kulak Misafiri Muhabbeti
Yön Verecekler Yönünü Şaşırırsa
Eşeğin Gölgesi
Adıyaman’ın Üzümle İmtihanı
Tottik Meselesi
İhtiyaca Binaen Bir Yazı
Beş Maymun Hikayesi
“Ben İyiyim, Kötü Olan Sensin”
Önce Kendi Çizgini Uzat
İlk Taşı Günahsız Olanınız Atsın!
Ya Benim Odunum?
“Ayağını Denk Al”
Cahilliğin Çeşitleri
Hemşehrilik Dayanışmadır
Pis Kokular Geliyor
Daha Kötüsü Kokuya Alışmaktır
Şişeye Konup Denize Atılacak Yazı
Postlara Bürünmüşler…
Derviş Hırkası Giymiş Avcılar
İnsan Kendine Yakışanı Yapar
Çiftçinin Verdiği Ders
Haram Olsun!
Antika Tipler
Dürüstlük Çiçeği
Kimin Kimi Yiyeceğine Suyun Akışı Karar Verir
Bacağından Asılan Koyunun Verdiği Ders
Her Ağzı Olan Konuşmalı mı?
Kral, Müneccim ve Eşek
Ne Ekersen Onu Biçersin
İğneyi Ahırda Aramak Gerekir
Önemli Olan Güçlüyken Adil Olmak
Maksat Sohbet Çay Bahane
İtibar ve Karakter
Say ki Sayılasın...
Hızır’ı Beklerken
Bakışımızın Açısını Belirleyen Unsurlar
Adıyaman Görücüye Çıkıyor
“Çakal” Sadece Bir Köprü Adı Değilmiş Adıyaman’da
Sultan Kim?
Adıyaman’ı Tanı/t/mak
Zor Olanı Yapmak
Öğrencileri Bekleyen Tehlike
Sen Yılma Öğretmenim
Boğa
Bırakın İyiler İyi Kalsın
Deve İle Fare
Baki Kalan Eşeklik(!)…
Risk Nedir?
Körlerin Hikayesi
Hesap Vermenin Dayanılmaz Hafifliği
Memleketim ve Tepkisizlik Üzerine
Projeler Kenti Adıyaman
Yaşlanmak Bir Dağa Çıkmak Gibidir…
Birlikte Ayrılık
Seyret, Sus ve Dinle
Beynimizdeki Zehir
“Hardal Yedirme” Taktiği
Dursun Çavuş Filmine Dair
Düzeltilmesi Gereken İnsanlar
Memleketimin Adını Silin Bu Kulüpten
Padişaha Verilen Ders
Makam Hırsı
Doğum Günü Hediyesi
Balıklar Ve Kuşlar
Çizgiyi Aşmak
Susturucu Takılmış Toplum
Denetime Takılmayanlar
“Mıh Çık”
Sürprizlerle Dolu Şehir; Tokat
Size Zahmet Olacak…
Başka Şehirler Görmenin Zararları
Ubuntu
Cahil Cesareti…
Bir Teşekkür, Bir Selam
“Adıyaman Günleri” Başlıyor…
Değerleri Yitirmeye Değer mi?
Anmaktan Anlamaya…
Harika Bir Memleketim Var
Boyda Değil İcraatta Cüce Olanlar
Esas Sorunumuz Zihniyet
Bakın Bakalım Kimleri Göreceksiniz?
Değer Vermek Üzerine
Maymun İştahı
Bir Öğretmenin Sitemi
Haydi, Yeni Köprüler Kuralım
Bir Vesile Daha…
AKSEB Buluşmaları
Farkı Fark Etmek
Gönül Vermek
Durduğumuz Yer
“İyi Olmak” ama Kime Göre?
Yine Bir Aralık, Yine Gönlüm Bulanık
''bizim mahalle''
Allah Islah Etsin
“Marifet İltifata Tabidir”
“Ağzı Olan Konuşuyor”
“Büyüyünce Senin Gibi Olacağım”
Hayırlı Yolculuklar
Öküzlüğüne Bağışlayın!
Basit Bir Tercih
Arpa ve Saman
Bana da mı Lolo?
Her Şeyi En İyi Ben Bilirim!
Her Deli Üstünü Başını Yırtmaz ki…
Freni Nerede?
Haddini Bilmek
Toplumsal Güven… Toplumda Güven… Topluma Güven…
İnsana Dair Notlar
Övgü ve Yergi
Ayağımı Sıkıyor!
Adıyaman ve YGS Sonuçları
Eşeklikten Kurtulma