Sinan Temel
Kârda mıyız yoksa zararda mı?
31-10-2019 23:21
Adıyaman’ın tarihi ve kültürel olarak çok önemli değer ve eserlere sahip olduğunu biliyoruz. Bununla birlikte en önemli sorunlarından birinin tanınmama ve bilinmeme olduğunu da biliyoruz.
Biliyoruz diyorum, çünkü on yıllardır dillere pelesenk, sofralara temcit pilavı olan bir konu. Zira Adıyaman’ın sorunları dendiğinde ilk üç sırada mutlaka bu konu vardır. Sempozyumlarda, çalıştay ve panellerde, özel ve genel, resmi ya da sivil benzer her ortamda ve programda var olagelen önemli bir sorun/konudur.
Bunda hemfikiriz.
Hal böyle iken sadra şifa kabilinden il içi ve il dışında faaliyet ve çalışmalar da olmuyor değil tabi. Karınca kararınca bir şeyler yapılıyor. Ne kadar etkili ve ne kadar sonuca/amaca ulaşıp ulaşmadığını sizlerin takdirine bırakıyorum. Aslında bu konuyu ayrı bir başlıkta tartışmak gerekir. Bunu derken samimi olarak yapılan bu çalışmaları özellikle takdir ettiğimi belirtmek isterim.
Sözü fazla dolandırmadan şuraya geleceğim.
Geçtiğimiz hafta sonu şehrimizde iki gün süren bir etkinlik yapıldı. Türkiye Eskrim Federasyonunun Ekim, Kasım ve Aralık ayları içerisinde çeşitli illerde yapılmasını planladığı müsabakalardan biriydi bu. Adı da “Yıldızlar Epe, Flöre, Kılıç Göbeklitepe Eskrim Türkiye Şampiyonası.”
Bu müsabaka kapsamında ülkemizin çeşitli illerinden çok sayıda sporcu geldi. Otellerde kaldılar, lokantalarda yemek yediler. Bu cümleyi özellikle kullanıyorum.
Eyvallah. Devam ediyorum.
Türkiye Eskrim Federasyonunun web sayfasında yayında bulunan müsabaka talimatlarında yer alan ve Ekim Kasım Aralık ayları içerisinde yapılacak olan 8 Şampiyona/turnuva bulunmaktadır.
Bunlar içerisinde sadece birisine isim verilmiştir: Göbeklitepe.
Göbeklitepe Şanlıurfa’da bulunmaktadır. Ancak şampiyona Adıyaman’da yapıldı.
Adıyaman, büyük iller arasında sıkışmış olmakla birlikte gelişme sancısı çeken, kabuğunu kırmak için çabalayan, topraklarında bulunan dünya çapındaki tarihi ve kültürel değerlerini tanıtmak ve ilgi çekmek için çırpınan bir il iken böyle bir duyarsızlığa muhatap olması gerçekten düşündürücüdür.
İlimizde; Dünyanın 8. Harikası olarak kabul edilen ve ‘Turizmin Oscar’ı' olarak değerlendirilen Dünya Turizm Yazarları ve Gazetecileri Federasyonu (FIJET) tarafından Altın Elma ödülünü alan Nemrut Dağı başta olmak üzere, dünya çapında tarihi ve kültürel değere sahip eserler olmasına rağmen ve bunlardan herhangi birinin isminin verilmesi mümkünken başka bir ilde bulunan tarihi değerin isminin verilmesini yanlış buluyorum.
İlimizde yapılan şampiyonanın başka bir ilin tarihi eseri ile anılmış olması, ilimizi, tarihi ve kültürel değerlerimizi gölgede bırakmıştır. Bunun ilimize karşı takınılmış bir duyarsızlık ve ilgisizlik olduğunun bilinmesi gerekir.
Aslında Adıyaman Kent Konseyi olarak müsabakalardan önce bir açıklama yapacak ve bu tavrımızı kamuoyu ile paylaşacaktık. Ancak organizasyona bir halel gelir, başka anlamlar çıkarılır ya da yanlış anlaşılır endişesi ile yapmadık ve bitmesini bekledik. Biz üzüm yemek derdindeyiz. Bu tavrımız da bunun en bariz göstergesidir.
Bu eleştirimize bazı arkadaşlar çıkıp şunu diyebilirler. “Daha ne istiyorsunuz? O kadar insan geldi 2 gün kaldılar, yediler, içtiler, yattılar. Esnafımıza para kazandırdılar.”
Az önce de dedim ya; Eyvallah.
Ama o iki gün geçti gitti. Müsabakalar da harcamalar da bitti.
Ama “Göbeklitepe Eskrim Türkiye Şampiyonası” ismi hâlâ kayıtlarda, hâlâ web sayfalarında, hâlâ haber metinlerinde ve hâlâ afişlerde duruyor…
Siz söyleyin, kârda mıyız yoksa zararda mı?
Adıyaman’ımızın kalıcı menfaati için bu gibi durumların yaşanmaması elbette hepimizin ortak dileği. Bunun için de başta bakanlık ve federasyonlar olmak üzere bu konularda dahli ve etkisi olan herkesin daha dikkatli ve itinalı olması önemli. Bu konuda bizlere ve kamuoyuna düşen görevler de var tabi. Bizler gündeme getireceğiz, bilgilendireceğiz; kamuoyu da sahiplenecek.
DİĞER YAZILARI
#Adıyaman66yaşında
Bu şehir hak ediyor…
Dünyanın Ahvalini Soracak Olursanız…
Ya odunum?
Bölerek çözmek çare mi?
Bir olay üç farklı algı
Hayalimiz yeşil alan, gerçeğimiz beton bina
Eskiler mi güzeldi, eskiden mi güzeldik?
Bu bir halk sağlığı savaşıdır
Tahta Bavul
Cümle âlem?
Bana anlattığın hikâyeyi sakın Padişaha anlatma!
Gözün Aydın Adıyaman!
Diyelim ki, Hizmetiçi Eğitim Enstitüsü…
Tanıtım Günlerine dair…
Gidişat hiç de iyi değil...
Eskisaray Cami Çınarı bir simge aslında…
Dünya Adıyamanlılar Günü
Fili tarif edenler…
İki dinle bir söyle
Tereyağının hesabı
Önce Mahalleyi kaybettik!
Men Dakka Dukka!
Keşke Hiç Olmasaydınız!
Hz. Safvân b. Mu’attal (ra)
Şehre karşı işlenen suçlar…
Ulumoğlu Türküsü
Elim bir olayın düşündürdükleri…
Tecrübe ve hayâl…
Kumdan kaleler…
Havanda Su Dövmenin Adıyamancası…
Her koyun kendi bacağından asılır
Çocuklarımızın ayaklarına batan dikenler…
Ne yapılırsa yapılsın olmuyor, tutmuyor işte...
İlimizdeki Mermer Ocakları ve Bölgenin Ekosistemi
15 Temmuz üzerine…
Bu da geçecek, tıpkı öncekiler gibi
Çok çalışmamız gerek çook…
Edebi dairesi
Bize Benzeyip Bizden Olmayanlar
Şehre duyarlı nesiller yetiştirmeliyiz
Hımbıl gibi bir şey…
Eşek anırdı abdest bozuldu
Ölçü bozulmaya görsün…
Memleket meselesi
Yazık oluyor bu şehir’e
Hiç oğlu hiçler…
Çoğaldık sanıyoruz azaldıkça…
Esas sorun, kurtarıcılardan kurtulamaması mı?
Köpeğini İdam Eden Çoban
Sahabe Hz. Safvan Kur’an ile Buluşturulmalı
Adıyaman’da Nevruz
Depremin Düşündürdükleri…
Kan Emiciler
Arayacaksan, şehrini gönlünde ara
Yeter ki Efendilerin Canı Sıkılmasın(!)
Hangi Balık?
Ölçümüzü Yeniden Sorgulamaya Var mısınız?
Bizi Doğrultacak İnsanlar Var mı?
Hainlerin Değirmenine Su Taşıyanlardan Olmayalım
Önce İnsan Olmayı Öğre(t/n)meliyiz
Şehir Kültürü Üzerine
Asıl Marifet
Milli İradeye Sahip Çıkmak
Halk Dans Edip Oynamaya Başladıysa!
Didişmeden Didinmek Gerek
Bu Utanç Bitmeli veya Yaşlı Evleri Sitesi
Beraber Çalışabilmek Başarıdır
İki Fotoğraf Karesinin Verdiği Mesaj
Yaşananlardan Biz de mi Sorumluyuz?
Çocuklarımız İnsan Olmayı İnsanlardan Öğrensin
Çoğunluğun Yalnızlığı
Yakası Dar Gömlek Gibiler
Ne Kadar Adaletliyiz?
Ah Şimdiki Aklım Olsa…
Papa ve Moiz
Kendi Memleketine Yabancı Olmak…
Aborjinlik Yapalım
Süreç Yönetimi ve Aptallık
Kimin İşine Yarar?
Muhalif Duruş
Soba Borusu
Şekere Boy Abdesti Aldıranlar
Bir Fotoğrafın Hüznü
Buyur Buradan Yak
Ne Yapmak Lazım?
IŞİD’li Adıyaman Kimin İşine Yarar?
Körler Ülkesinde Şaşılar Kral Olur
Kırılan İlk Cam İhmale Gelmez
Memleket Meselesi
Adıyaman’ı Tanı(t)mak II
Zokayı Yut(tur)mak
Saray Soytarısı
Uyanık Terzi ya da Çıplak Kral
Kulak Misafiri Muhabbeti
Yön Verecekler Yönünü Şaşırırsa
Eşeğin Gölgesi
Adıyaman’ın Üzümle İmtihanı
Tottik Meselesi
İhtiyaca Binaen Bir Yazı
Beş Maymun Hikayesi
“Ben İyiyim, Kötü Olan Sensin”
Önce Kendi Çizgini Uzat
İlk Taşı Günahsız Olanınız Atsın!
Ya Benim Odunum?
“Ayağını Denk Al”
Cahilliğin Çeşitleri
Hemşehrilik Dayanışmadır
Pis Kokular Geliyor
Daha Kötüsü Kokuya Alışmaktır
Şişeye Konup Denize Atılacak Yazı
Postlara Bürünmüşler…
Derviş Hırkası Giymiş Avcılar
İnsan Kendine Yakışanı Yapar
Çiftçinin Verdiği Ders
Haram Olsun!
Antika Tipler
Dürüstlük Çiçeği
Kimin Kimi Yiyeceğine Suyun Akışı Karar Verir
Bacağından Asılan Koyunun Verdiği Ders
Her Ağzı Olan Konuşmalı mı?
Kral, Müneccim ve Eşek
Ne Ekersen Onu Biçersin
İğneyi Ahırda Aramak Gerekir
Önemli Olan Güçlüyken Adil Olmak
Maksat Sohbet Çay Bahane
İtibar ve Karakter
Say ki Sayılasın...
Hızır’ı Beklerken
Bakışımızın Açısını Belirleyen Unsurlar
Adıyaman Görücüye Çıkıyor
“Çakal” Sadece Bir Köprü Adı Değilmiş Adıyaman’da
Sultan Kim?
Adıyaman’ı Tanı/t/mak
Zor Olanı Yapmak
Öğrencileri Bekleyen Tehlike
Sen Yılma Öğretmenim
Boğa
Bırakın İyiler İyi Kalsın
Deve İle Fare
Baki Kalan Eşeklik(!)…
Risk Nedir?
Körlerin Hikayesi
Hesap Vermenin Dayanılmaz Hafifliği
Memleketim ve Tepkisizlik Üzerine
Projeler Kenti Adıyaman
Yaşlanmak Bir Dağa Çıkmak Gibidir…
Birlikte Ayrılık
Seyret, Sus ve Dinle
Beynimizdeki Zehir
“Hardal Yedirme” Taktiği
Dursun Çavuş Filmine Dair
Düzeltilmesi Gereken İnsanlar
Memleketimin Adını Silin Bu Kulüpten
Padişaha Verilen Ders
Makam Hırsı
Doğum Günü Hediyesi
Balıklar Ve Kuşlar
Çizgiyi Aşmak
Susturucu Takılmış Toplum
Denetime Takılmayanlar
“Mıh Çık”
Sürprizlerle Dolu Şehir; Tokat
Size Zahmet Olacak…
Başka Şehirler Görmenin Zararları
Ubuntu
Cahil Cesareti…
Bir Teşekkür, Bir Selam
“Adıyaman Günleri” Başlıyor…
Değerleri Yitirmeye Değer mi?
Anmaktan Anlamaya…
Harika Bir Memleketim Var
Boyda Değil İcraatta Cüce Olanlar
Esas Sorunumuz Zihniyet
Bakın Bakalım Kimleri Göreceksiniz?
Değer Vermek Üzerine
Maymun İştahı
Bir Öğretmenin Sitemi
Haydi, Yeni Köprüler Kuralım
Bir Vesile Daha…
AKSEB Buluşmaları
Farkı Fark Etmek
Gönül Vermek
Durduğumuz Yer
“İyi Olmak” ama Kime Göre?
Yine Bir Aralık, Yine Gönlüm Bulanık
''bizim mahalle''
Allah Islah Etsin
“Marifet İltifata Tabidir”
“Ağzı Olan Konuşuyor”
“Büyüyünce Senin Gibi Olacağım”
Hayırlı Yolculuklar
Öküzlüğüne Bağışlayın!
Basit Bir Tercih
Arpa ve Saman
Bana da mı Lolo?
Her Şeyi En İyi Ben Bilirim!
Her Deli Üstünü Başını Yırtmaz ki…
Freni Nerede?
Haddini Bilmek
Toplumsal Güven… Toplumda Güven… Topluma Güven…
İnsana Dair Notlar
Övgü ve Yergi
Ayağımı Sıkıyor!
Adıyaman ve YGS Sonuçları
Eşeklikten Kurtulma