Toprak Yaşamdır

Fahrettin Çelik

12-11-2012 17:16

İstanbul’u özlemiştim.

 

            İstanbul’a kavuşmak için can atıyordum.

 

            İstanbul’a gitmeden önce yağmur yağdığını öğrenmiştim. Bu meteorolojik durum İstanbul’u yeterince gezemeyeceğim hissi uyandırınca biraz moralim bozulduysa da, içimdeki coşku azalmadı.

 

            İstanbul, bana karşı cömert davranmıştı. Uçağımız bulutlardan aşağı doğru indikçe pırıl pırıl bir İstanbul ile karşılaştık.

 

Beraberimde İlçe Gönüllü Sorumlu Yardımcısı Memet Aktaş ile birlikte TEMA 20. Yıl Temsilciler Toplantısı için İstanbul’a gittik.

 

Adıyaman İl Temsilcimiz Sayın Dr. Ahmet Çelik ve Çelikhan İlçe Gönüllü Sorumlumuz Mustafa Aloğlu’nun toplantıya katılmaları bizlere ayrıca mutluluk verdi. Adıyaman’dan dört kişilik bir ekiple toplantıya katılmak bizler için sevindirici oldu.

 

“Hayatı Geleceğe Taşımak” sloganıyla yapılan TEMA 20. Yıl Temsilciler Toplantısı benim için önemliydi. 12 yıl emek verdiğim, gönüllüsü olduğum TEMA’nın 20. kuruluş yıldönümünde dostlarımla birlikte olmak beni mutlu edecekti.

 

Kurucu Onursal Başkanlar Hayrettin Karaca ve A. Nihat Gökyiğit’in başlattığı, TEMA hareketi, geçen 20 yılda neler yapmıştı, nereden nereye gelmişti, neyi başarmıştı…

 

Kurulduğu 1992 yılından itibaren ilk önce ağaçlandırma seferberliği başlatıldı. Mera ve toprak yasalarının çıkarılması için mücadele verildi. Çölleşme ile mücadele edildi ve bu çabalar nihayetinde, BM Çölleşme ile Mücadele Sekretaryası tarafından Dünya’da ilk kez verilen “Land For Life-Yaşam İçin Toprak Ödülü” nün alınmasına neden oldu.

 

Bugün ülkemiz genelinde TEMA Vakfı, 450 bin'i aşkın gönüllüsüyle, doğal varlıklara sahip çıkan, tehditlere karşı doğayı savunan ve ekosistemler üzerinde yaratılan tahribatı en aza indirmeyi amaçlayan, dev bir gönüllü hareketi haline gelmiştir.

 

TEMA Vakfı, kuruluşundan bu yana Mera ve Toprak Kanunlarının yasalaşmasını sağlamış, doğa koruma adına açtığı, müdahil olduğu 79 davayı kazanmış, yaklaşık 10 milyon fidanı ve 700 milyon meşe tohumunu toprakla buluşturmuş, 152 kırsal kalkınma, koruma ve ağaçlandırma projesini hayata geçirmiştir.

 

TEMA, gerçekten de kurulduğu günden bu güne kadar başarılı çalışmalar yürütmüş ve kocaman bir aile olmuştur.

 

Toplantıda bu heyecanı bir kez daha yüreğimde hissederek, bu ailenin bir bireyi olmanın mutluluğunu yaşadım.

 

TEMA Gönüllüleri ile birlikte Nezahat Gökyiğit Botanik Bahçesi’ni ziyaret ettik. Burası gerçekten harika bir yer. Çeşit çeşit ağaç türleri, çiçekler, bitkilerin yanı sıra, çeşitli ada ve koleksiyonlar ile bu paraleldeki diğer çalışmaları hayranlıkla izledik.

 

İki gün boyunca yurdun değişik yerlerinden gelen 250 kişilik bir kafile ile ülke ve dünya meseleleri üzerinde sohbetler gerçekleştirildi.

 

Doğa için bir şeyler yapabilmenin mücadelesini verirken, bu dostlarımızla da bir arada olmanın mutluluğunu yaşadık.

 

Huzur ve refah içerisinde yaşayabilme ve modernleşmenin bir ürünü olan sivil toplum kuruluşlarının faaliyetleri içerisinde yer alma zaruriyetini bir kez daha kavrayıp, özellikle çevre ve ekoloji mücadelesinin desteklenmesi gerektiğini anlamış olduk.

 

Toprak yoksa hayat yok…

 

Çünkü toprak yaşamdır…

 

 

“İSTANBUL’UN TAŞI TOPRAĞI ALTINDIR”

 

            Elbette ki, “İstanbul’un taşı toprağı altındır” sözü mecazen kullanılmıştır. Son İstanbul ziyaretimde bunu bir kez daha anladım ki, gerçekten de İstanbul’un taşı toprağı altındır.

 

            İstanbul’un yerüstü ne kadar değerli ise toprağının altı da o kadar değerlidir. İstanbul’da gezerken kendimi tarih kitaplarının sayfalarında gezerken hissettim.

 

            Cami veya tarihi binaların tabelalarında çok eski tarihler okuduk. 600-700 yıllık eserlerin hala o müthiş ihtişamıyla ayakta duruyor olması, o devirde yaşayanların aslında günümüz teknolojisinin ötesinde bir güce sahip olduklarının bir ispatı değil mi?

 

            Öğlen namazını Yeni Cami’de, ikindiyi Sultanahmet’te, akşamı Eyyûb El-ensari Camisinde kılmak bana müthiş bir iç huzuru verdi.

 

            Hele hele Eyyûb El-ensari türbesine gidince bambaşka duygulara kapıldım.

 

Selam verip “Ya Eyyûb El-ensari hazretleri, sana Safvan bin Muattal’dan selam getirdim.” demek geldi içimden.

 

Sanki bir yakınımın mezarı başındaydım. Sanki bir tanıdıktı burada yatan. Sanki Samsat’ın Taşkuyu köyü tepesinde yatan Safvan bin Muattal’ın kokusu geliyordu.

 

Öyle ya, her iki zatta “Gül” kokusundan nasiplenmişlerdi.

 

İşte, İstanbul’un taşı toprağı altın değil de, neydi? Eyyûb El-ensari’nin içinde yattığı toprağın kendisi altın değil miydi?

 

Daha kimler yoktu ki bu topraklarda; Aziz Mahmud Hüdayi hazretleri gibi zatlar ve birçok Osmanlı padişahı bu topraklara değer katmışlar.

 

 Beyazıt Kulesi, Beylerbeyi Sarayı, Dolmabahçe Sarayı, Galata Köprüsü, Galata Kulesi, Kız Kulesi, Sultanahmet Meydanı, Boğaz Köprüsü… ve daha nice eserler İstanbul’u İstanbul yapan değerler…

 

İstanbul’a gidip de Eminönü’nde balık ekmek yemeden gelmek, geziyi yarıda bırakma anlamına gelirdi benim için. Manzarası, denizi ve tarihiyle tüm güzellikleri bir arada tutan Eminönü, İstanbul'da gezip görülecek en güzel yerlerden birisi.

 

Sevdiklerinle oturacaksın taburelere, özenilmeden yapılan balık-ekmek dürümlerini bir iki demeden yollayacaksın mideye. Peşinden turşu ve en sonunda mis gibi çay…

 

İstanbul’da Anadolu ile Avrupa yakasını gemi ile geçmek ise bir başka eğlenceli. Çok ucuza deniz sefası için ele geçmez bir fırsat.

 

Ve… Çamlıca…

 

Yağmur yağsa ne çıkar ki…

 

Yağmura rağmen çıktım Çamlıca tepesine. İki değerli dostumla Çamlıca tepesinde yağmurun altında ışıl ışıl İstanbul’u seyretmek harika bir şeydi. Kumpir yemeden de hiç olmazdı…

 

Boğaz köprüsü bir gelin gibi nazlıydı. Çamlıca deyince aklıma şiir geliyordu. Meğerse Çamlıca’nın kendisi zaten şiirmiş.

 

Ve bir kez daha anladım ki, İstanbul’un taşı toprağı altınmış.

 

İstanbul’un altı da, üstü de hazineymiş…

 

“İSTANBUL’DAKİ ADIYAMANLI SİYASETÇİLER”

 

            İstanbul gezisinin son gününü Hacı Orhan kardeşime ayırmıştım.

 

            Sayın İrfan Karataş ile birlikte Bahçelievler ilçesini gezdik. O gün meclis toplantıları olmasına karşın sevgili hemşerimiz gününü bize ayırdı.

 

            Bahçelievler’de yapılan bazı çalışmaları bizlere gösterdi. Özellikle yollar, kaldırım çalışmaları, kavşaklar, spor tesisleri ve eğitim çalışmalarını görünce içim içime sığmadı. İstanbul’da yapılan çalışmalarda Adıyamanlıların emeğinin olması beni gururlandırdı.

 

            İrfan Bey’in, Belediye Meclis Üyeliğinin ötesinde etkili bir siyasetçi olduğunu memnuniyetle gördüm. Kendisini ve ekibini yürekten tebrik ediyorum.

 

            Ve… Günümü ayırdığım Avukat Hacı Orhan beyefendi ile bir araya geldik.

 

            Sayın Orhan ile ayrı bir hukukumuzun olduğunu belirtmek istiyorum. Kendisi benim gibi Samsat ilçesinden.

 

            Hacı Orhan, 1982 Adıyaman İli Samsat İlçesi doğumlu. İlk, orta ve lise eğitimini Samsat’ta tamamladı. Marmara Üniversitesi Hukuk Fakültesini bitirdi.

 

Türkiye’nin en genç Belediye Başkan Yardımcılığı ve Kent Konseyi Başkanlığı ile ülkenin gündemine girdi.

 

            Hemşerimiz, Sultangazi Ak Parti Kurucu Yönetim Kurulu üyeliği görevinde bulundu. Daha sonra 29 Mart 2009 seçimlerinde Sultangazi Belediyesi meclis üyesi olarak kurucu mecliste görev aldı. Yine Sultangazi Belediyesinde Belediye Başkan Yardımcılığı görevine getirildi ve halen görevine devam etmektedir. Aynı zamanda Sultangazi Belediyesi Encümen Başkanlığı görevini yürütmektedir.

 

            Orhan, ülkemiz, İstanbul ve Adıyaman için gelecek vaat eden bir siyasetçi. Geldiği noktayı yeterli girmeyen, ileriyi hedefleyen bir siyasetçi.

 

            Ak Parti Siyaset Akademi’si, Aydın Üniversitesi Liderlik Okulu, Bahçeşehir Üniversitesi Hayat Boyu Öğrenme, Türkiye Belediyeler Birliği Hukukçular Çalıştayı gibi kişisel gelişim programlarına katıldı.

 

Yoğun temposuna rağmen, Adıyaman Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu üyeliği, Adıyaman İli ve İlçeleri Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Denetleme Kurulu Başkanlığı, Gaziosmanpaşa Adıyamanlılar Derneği Kurucu Yönetim Kurulu üyeliği, Adıyamanlılar Vakfı Hukuk Komisyonu üyeliği, Gaziosmanpaşa Bölge Hukukçular Derneği kuruculuğu vb. sivil toplum kuruluşlarında gönüllü görevlerde bulundu.

 

Bütün hepsinin de ötesinde sempatik, iyiliksever, azimli bir kişiliğe sahip olması en güzel tarafı. Modern yaşantısı ile göz doldururken örf ve ananelerine bağlı, kültüründen taviz vermemesi bir başka harika tarafı.

 

Belediye Başkan Yardımcısı olarak görev yaptığı Sultangazi ilçesi yaklaşık 500 bin nüfuslu bir ilçe ve bu ilçede 17 bin Adıyamanlı seçmen var. Öyle ki bu ilçede onlarca Adıyaman kökenli dernek veya vakıf bulunuyor.

 

Bu potansiyele sahipken, daha iyi bir yerde durulabilir mi? İstanbul’da Adıyaman’ın 60-70 civarında Vakıf ve Derneği var. 100 bini aşkın bir Adıyamanlı oy potansiyeli var.

 

Elimizi şakağımıza koyup düşünmemiz gerekiyor; 100 bin oyumuz varda niçin İstanbul’dan Adıyamanlı milletvekilimiz yok? İstanbul’un önemli isimlerinden Nevzat Bayhan, Esenler Belediye Başkanı Mehmet Tevfik Göksu ve genç yaşta siyasette kendinden söz ettiren değerli hukukçu Hacı Orhan’ın daha iyi değerlendirilmesi gerekiyor.

 

Ak Parti genel merkezinin Hacı Orhan’ı fark etmesi gerekiyor. Bu farkındalığın yaratılması için de özellikle İstanbul’da yaşayan Adıyamanlıların güç birliği yapması, Hacı Orhan gibi genç bir siyasetçinin elinin güçlenmesi için çaba sarf etmeleri gerekiyor.

 

Ben Hacı Orhan’ı mecliste göreceğime veya İstanbul’da bir ilçe belediye başkanı olarak göreceğime inanıyorum.

 

Yeter ki, Adıyamanlı kardeşlerin bu kararlılıkta olsunlar…

 

Selam ve dua ile…

 

 

 

Fahrettin Çelik

www.samsathaber.com

samsattema@hotmail.com

 

 

DİĞER YAZILARI KİM BU RAMAZAN HOCA… 01-01-1970 03:00 HİTLER VE NETANYAHU 01-01-1970 03:00 İSLAM KARŞITLIĞININ AĞIR YENİLGİSİ 01-01-1970 03:00 Emaneti Ehline Vermek 01-01-1970 03:00 Tütün Meselesi… 01-01-1970 03:00 BAKİ GAZETECİLERİN ONURUDUR 01-01-1970 03:00 Tam Bağımsızlık İçin… 01-01-1970 03:00 İnsan Olmak 01-01-1970 03:00 Hayatın Gerçeği 01-01-1970 03:00 ABD Aklı Ve İstiklal Mücadelemiz 01-01-1970 03:00 15 Temmuz 01-01-1970 03:00 Cemreler Aşka Düşer 01-01-1970 03:00 Kim hesap verecek? 01-01-1970 03:00 Bazı Kadınlar 01-01-1970 03:00 İnsanlar Niye Kavga Eder 01-01-1970 03:00 Çelikhan Sevdalıları... 01-01-1970 03:00 Silifke Gizli Bir Hazine 01-01-1970 03:00 Kanı Bozukluk 01-01-1970 03:00 Huzurun Başkentinde Neler Oluyor 01-01-1970 03:00 Bayram Tadında Bayram Olsun 01-01-1970 03:00 Sırada ki millet gelsin! 01-01-1970 03:00 Ramazan Hikmetleri 01-01-1970 03:00 Ne olacak şimdi? 01-01-1970 03:00 Adıyaman'da Rektörlük Seçimi 01-01-1970 03:00 Adıyaman'ın tut ilçesi... 01-01-1970 03:00 Hoş Geldin Bahar 01-01-1970 03:00 Aday listesini okumak! 01-01-1970 03:00 Suskunluğumu Bozuyorum 01-01-1970 03:00 Sanat Ve Edebiyat Huzura Açılan Kapıdır 01-01-1970 03:00 Özgecan'dan Alacağımız Dersler 01-01-1970 03:00 20 Ocak (20 Yanvar) 01-01-1970 03:00 Ganire Pasheyeva Ve Azerbaycan İzlenimleri 01-01-1970 03:00 İnsan Hakları Nutuk Atma Günü 01-01-1970 03:00 Helal Olsun Muhtar… 01-01-1970 03:00 Öyle Yağma Yoook… 01-01-1970 03:00 Tanıtım Günlerinin Ardından 01-01-1970 03:00 Herşeyimiz Var Tanıtamıyoruz 01-01-1970 03:00 Bizim Öğrenciliğimiz 01-01-1970 03:00 Ekmeleddin Bey 14 Partinin Başına Geçsin 01-01-1970 03:00 Dünya Kupası Maçında Ruh Halim 01-01-1970 03:00 Kendimi Arıyorum 01-01-1970 03:00 Seçim Rüzgârı 01-01-1970 03:00 Orda Bir Köy Var; Nizamiye Ardında 01-01-1970 03:00 Gap Gazeteciler Birliği Ve Kıbrıs 01-01-1970 03:00 Atasının İzinde Bir Düşünce Akımı 01-01-1970 03:00 Dostluk Bilinci 01-01-1970 03:00 Mısır’da Yaşananlar… 01-01-1970 03:00 Ramazan’da Ay On Dördünde 01-01-1970 03:00 Kıbrıs Gezisi 01-01-1970 03:00 Adıyaman Tanıtım Günleri ... 01-01-1970 03:00 Sahnede Adıyaman… 01-01-1970 03:00 Gönül Kahvesi 01-01-1970 03:00 Bitmeyen Sevda; Samsat 01-01-1970 03:00 Gül Kokuluya Hizmet… 01-01-1970 03:00 Fırat’ın İstifası 01-01-1970 03:00 Akşam Haberleri… 01-01-1970 03:00 Suriye’deki Yangın… 01-01-1970 03:00 Anayasa Ve Başkanlık Modeli 01-01-1970 03:00 Dursun Çavuş Ve Samsat 01-01-1970 03:00 Yazık Adıyamanspor’a 01-01-1970 03:00 Esad Ateşle Oynuyor… 01-01-1970 03:00 Samsatlılar Derneği 01-01-1970 03:00 Adıyaman Üniversitesi Sınıfta Kaldı 01-01-1970 03:00 Elli Yıl Daha Mı Bekleyelim… 01-01-1970 03:00 Gül, Gül Kokan Kabri Ziyaret Edecek 01-01-1970 03:00 Sahabe’yi Yazmak… 01-01-1970 03:00 Dil Bilinci 01-01-1970 03:00 Sabah Namazında Ölümü Düşünmek 01-01-1970 03:00 Şimdi Bütün Suriye Hama Oldu 01-01-1970 03:00 Devlet Bilinci 01-01-1970 03:00 Böyle hoca olur mu? 01-01-1970 03:00 Soğuk Memleketin Sıcak İnsanları 01-01-1970 03:00 Hey Nemrut...Nereye! 01-01-1970 03:00 Tren Gelir Hoş Gelir… 01-01-1970 03:00 Yine Doğalgaz Meselesi… 01-01-1970 03:00 Akmercan’a Teşekkür 01-01-1970 03:00 Adıyamanlıların Doğalgaz Çilesi 01-01-1970 03:00 Kendi Memleketimi Sevmek İstiyorum 01-01-1970 03:00 Demokrasi Bilinci 01-01-1970 03:00 Davranış Bilinci 01-01-1970 03:00 Yine Aynı Sahneler… 01-01-1970 03:00 Çevre Bilinci 01-01-1970 03:00 Tayyip Erdoğan’ın Gözyaşları… 01-01-1970 03:00 Samsat’tan Ayrılırken… 01-01-1970 03:00 Cumhuriyet Bilinci 01-01-1970 03:00 Bahane Yok Yardıma Koşalım 01-01-1970 03:00 Demokrasinin Zaferi 01-01-1970 03:00 Ticarethanelerin Sosyal Sorumlulukları 01-01-1970 03:00 Şanlıurfa’da Kültürler Kaynaşması 01-01-1970 03:00 Cömertlik Bilinci 01-01-1970 03:00 Samsat Eğitiminde Son Bir Yıl 01-01-1970 03:00 Yorumsuz Seçim Tablosu 01-01-1970 03:00 Başbakan sahabe’ye olmaz der mi? 01-01-1970 03:00 Başarı Bilinci 01-01-1970 03:00 Çirkin Kaset Savaşı 01-01-1970 03:00 Aşk Bilinci 01-01-1970 03:00 Kahve Bahane… 01-01-1970 03:00 Antalya Toplantısına Giderken 01-01-1970 03:00 Türkiye Parlayan Yıldız 01-01-1970 03:00 Haydi, Şimdi Git… 01-01-1970 03:00 Oscar Ödül Töreni Notları – 3 01-01-1970 03:00 Oscar Ödül Töreni Notları – 2 01-01-1970 03:00 Oscar Ödül Töreni Notları – 1 01-01-1970 03:00 Gap Oscarları 01-01-1970 03:00 Japonya’dan Öğreneceklerimiz 01-01-1970 03:00 Gafur Büyükfırat Siyasete Girmeli 01-01-1970 03:00 Chp’nin içini kim oydu? 01-01-1970 03:00 Mahalle Baskısı Çağrısı (Mı) 01-01-1970 03:00 Annelik Bilinci 01-01-1970 03:00 Kahtalı Mıçı… 01-01-1970 03:00 Sahabe Sadece Samsat’la Sınırlı Olmamalı 01-01-1970 03:00 Allah’la Pençeleşmek 01-01-1970 03:00 Wikileaks Bilmecesi 01-01-1970 03:00 Samsatlılar İçin Suyun Anlamı 01-01-1970 03:00 Akdeniz Gezi Notları - 2 01-01-1970 03:00 Akdeniz Gezi Notları - 1 01-01-1970 03:00 Bazen... 01-01-1970 03:00 Gap’a Sığmıyoruz 01-01-1970 03:00 Ahlak Bilinci - 2 01-01-1970 03:00 Adalet Bilinci 01-01-1970 03:00 Yazık Saadet’e 01-01-1970 03:00 Türkiye Kazandı 01-01-1970 03:00 Celal Topkan’a Yakışmadı 01-01-1970 03:00 “Hayır” Diyenler Bilinçli 01-01-1970 03:00 Ramazan’ı Sahabe’de Karşılamak 01-01-1970 03:00 Bir kez daha “evet” 01-01-1970 03:00 Eveeeettt 01-01-1970 03:00 Adıyamanlı Ünlüler Adıyaman’da Ünsüzler 01-01-1970 03:00 Gütmek Ve Güdülmek 01-01-1970 03:00 Öldürmeyeceksin mi? Öldüreceksin mi? 01-01-1970 03:00 Abd-Türkiye Çekişmesi 01-01-1970 03:00 Çelikhan’ı Seviyorum 01-01-1970 03:00