7 Haziran Milletvekili genel seçimlerinden koalisyon çıktı. Ak Parti birinci parti olmakla birlikte tek başına hükümet kuracak çoğunluğu sağlayamadı.
13 yıldır iktidar olan bir partinin hala en yakın takipçisine yüzde 16 fark atması, seçimi birinci parti olarak tamamlaması başarı gibi görülse de, seçmen bu partiyi biraz silkti, silkeledi.
Bu seçimin tek galibi var oda HDP… Aslında ciddi bir çıkış yapması bekleniyordu ama kendileri bile bu kadar beklemiyorlardı diye düşünüyorum. Barajı kıl payı aşar ve 50 kadar milletvekili çıkarır beklentisi vardı.
MHP üç puanlık bir artış sağlasa da, başarılı olduğunu düşünmüyorum. BBP'nin kan kaybettiği, İçerisinde çok sayıda milliyetçiyi barındıran Ak Parti'nin oy kaybetme pozisyonunda olduğu bir dönemde, MHP milliyetçi muhafazakar oyları silip süpürebilirdi.
CHP ise ana muhalefetteyken oy kaybetmesine rağmen sevinen çok farklı bir parti. Kendisinin başarısızlığını, Ak Parti'nin başarısızlığı ile kapatmaya çalışıyor, kitlesini bununla sevindirmeye çalışıyor.
Peki ne olacak şimdi?
Ya koalisyon olacak, ya azınlık hükümeti kurulacak yada erken seçime gidilecek.
Önce koalisyon seçeneklerinin tamamı denenecek. Sağ düşünceye sahip seçmenin beklentisi Ak Parti ile MHP koalisyonu. Böyle olursa çözüm süreci ve paralel yapılanma ile mücadelede tıkanırlar.
Ak Parti ile CHP koalisyonunda yine paralel yapılanma ile Cumhurbaşkanı'nın tek adam pozisyonu ve başkanlık sistemi sorun oluşturacak.
HDP, zaten Ak parti ile koalisyon yapmayacağını açıkladı.
Son koalisyon seçeneği ise Ak parti dışındaki üç partinin kuracakları koalisyon. Sayısal olarak bu mümkün ama MHP ile HDP'nin birlikte yol yürümeleri o kadar zor ki… Bu seçenekte de sözüm süreci sekteye uğrar.
Ne şekilde olursa olsun kurulacak bir azınlık hükümeti başarılı olmayacak ve ömrü kısa olacaktır. Hemen erken seçime gitmek ise seçmene hakaret sayılır. Seçmen bizi birlikte yönetin mesajını açık seçik vermiştir.
En büyük korku istikrarın bozulması ve başlamış olan büyük projelerin sekteye uğramasıdır. Bu projelerin başında, devlet içindeki illegal yapılanmalar ile mücadele, çözüm süreci, anayasa değişikliği, İstanbul'da yapılacak üçüncü havalimanı ve üçüncü boğaz köprüsü gibi devasa projeler geliyor.
Koalisyon ve azınlık hükümeti denemeleri sonuç vermezse çaresiz erken seçime gidilecek. Erken seçimin en önemli yanı, Ak Parti'de 3 dönem kuralına takıldığı için meclis dışında kalan, Milli Görüş misyonuna sahip ve Ak Parti'nin temel taşlarından olan 70 kadar etkili isimin kısa bir aradan sonra yeniden meclise girebilecek olmalarıdır.
Bülent Arınç, Beşir Atalay, Bekir Bozdağ, Ali Babacan, Hüseyin Çelik, Cemil Çiçek, Binali Yıldırım, Faruk Çelik, Hayati Yazıcı, Mehdi Eker, Mevlüt Çavuşoğlu, Nihat Ergün, Recep Akdağ, Sadullah Ergin, Taner Yıldız, Ömer Çelik, Suat Kılıç, Egemen Bağış, Abdülkadir Aksu, Salih Kapusuz, Mehmet Ali Şahin, Nurettin Canikli, Mustafa Elitaş, Burhan Kuzu, Nimet Baş, Necati Çetinkaya, Vecdi Gönül, Nevzat Pakdil gibi çok önemli isimler meclise girebilecek ama partinin geriden hazırladıkları Ahmet Aydın gibi çok değerli vekiller meclis dışında kalacaklar.
Karamsarlığa hiç gerek yok. Demokratik kurallar tıkır tıkır işlemelidir. Her halükarda Türkiye Cumhuriyeti güçlü bir ülkedir. Kendi içinde bir hükümet çıkarabilecek durumdadır.