Bir önceki yazımda GAP Gazeteciler Birliği’nin organizesinde gerçekleştirilen Mersin gezisini yazmıştım.
Mersin’den sonra Akdeniz’in bir diğer incisi olan Antalya’ya doğru yol aldık. Virajlı ve rampalı yollardan geçerken, yolların bozulmasından yana canımız sıkılsa da, hummalı bir çalışma olduğunu görmenin de mutluluğunu yaşadık.
Dinamitlerle sarp dağları, sert kayaları patlatıp yol çalışmalarının hızla sürdürüldüğünü görünce Mersin Valisi Sayın Güzeloğlu’nun 2012 yılına kadar yolu bitirme hedefinin yakalanabileceğine bende kanaat getirdim.
Doğrusu biraz da imrendim. Adıyaman-Kâhta karayolu diye adlandırılan ve Sincik, Kâhta, Samsat, Gerger ilçeleri ile Nemrut, Menzil, Sahabe gibi turistik yerlerin ulaşımını sağlayan dümdüz yolun çok kısa bir zamanda bitirilmesi gerektiğini düşündüm.
İşte bu düşünceler içerisinde geçirdiğimiz yolculuk sonunda konaklayacağımız Delta La Mer Otel’e vardığımızda, bizzat Otel Müdürü Haydar Çetin tarafından karşılandık. Haydar Bey, otelde kaldığımız süre zarfında bütün sıcaklığıyla, büyük bir istek ve şevkle bizlere eşlik etti. Bizlere özel müzik ziyafeti, mangal sefası, tekne turları tertipletti.
2010 yılı Ekim ayı olağan toplantımız için gittiğimiz Antalya’nın Manavgat ilçesindeki çalıştayımızla birlikte 2-3 günlük birde tatil fırsatı yakaladık. Bizlere bu imkânı sunan ilgililere, Haydar Çetin ve ekibine teşekkür ediyorum.
Cemiyet toplantımızda ağırlıklı olarak mesleki sıkıntılar, meslektaşlarımızın karşılaştıkları sorunlar ve çözüm önerileri üzerinde yoğunlaştık. Kamu İhale Kurumunun yapmayı düşündüğü son değişiklik ile ilgili düşünceler konuşuldu.
Yapılacak değişiklik ile doğrudan temin limitinin yükseltilmesi düşüncesinin yerel gazeteleri sıkıntıya sokacağı aşikârdır. Bu nedenle; resmi ilanların azalması anlamına gelecek bu değişiklikten vazgeçilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.
Batı bölgelerinde yayınlanan gazetelerin reklam gelirlerinin daha fazla olduğunu biliyoruz. Alanya Gazeteciler Cemiyetine yaptığımız ziyaret sırasında incelediğim yerel gazeteler karşısında hayrete düştüm.
Gazeteler renkli ve birinci sayfasında bile onlarca reklam var. Gazeteler reklam bulma konusunda hiç zorluk çekmiyorlar. Ancak, Adıyaman ve bölgenin diğer illerinde işletmeler reklam ve tanıtıma ihtiyaç duymamakta, dolayısıyla yayınlanan reklamlar da çok ucuza yayınlanmaktadır.
Aynı zamanda Türkiye Gazeteciler Federasyonu Genel Başkan Yardımcısı olan Alanya Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Sayın Mehmet Ali Dim ile bir süre görüşme imkânımız oldu. Toplantılarını yarıda bırakıp bizleri ağırlayan Mehmet Ali Bey ile mesleki sorunlar konuşuldu. Federasyon nezdinde çözülebilecek sorunlar kendilerine iletildi.
Kafilemizde yer alan Doğu ve Güneydoğu Radyo ve Televizyon Yayıncıları Derneği Başkanı ve RATEF Genel Sekreteri Umut Bozkurtoğlu ve Anadolu Basın Birliği Doğu ve Güneydoğu Bölge temsilcisi Zeki Dağ ve diğer değerli meslektaşlarımızın deneyimlerinden istifade edebildik.
Gezilerimiz kapsamında Manavgat Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Arif Kaplan ve Manavgat’ta yaşayan Adıyamanlı hemşerilerimizle de bir araya geldik. Meslektaşlarımızla fikir alışverişinde bulunarak, bölgeler arası farklılıkların giderilmesi noktasında sosyal ve kültürel çalışmalar yürütülmesi yönünde kısa, orta ve uzun vadede yapılabilecek çalışmalar hakkında bilgi alış verişinde bulunduk.
Gerek toplantılarda gündeme getirilen konular, gerekse de ziyaret ettiğimiz meslektaşlarımızla kurulan diyaloglar bakımından faydalı bir gezi olduğu düşüncesindeyim.
AKDENİZ GEZİ NOTLARI - 3
Akdeniz’in incileri Mersin ve Antalya illerine yaptığımız gezi kapsamındaki notlarımı sizlerle paylaşmaya devam edeceğim.
Bir önceki yazımda basın mensupları ile yaptığımız görüşmeleri yazmıştım ama gezi kapsamında sadece basın mensupları ile bir araya gelmedik. Özellikle Adıyamanlı hemşerilerimizi ziyaret ederek bir anlamda hasret giderdik.
Ziyaret ettiğimiz hemşerimizin biri her zaman takdirle andığım, düşüncelerini önemsediğim, abim diyebileceğim Sayın Mahmut Tuğrul Türkeri idi.
Türkeri ile sohbeti özlemiş olduğumu oraya varınca daha çok anladım. Yakalamışken de sorularım peş peşe geldi. Dünyadan, Türkiye’den, Adıyaman’dan, çeşitli alanlarda sorular sordum. Her soruma verilen cevaplarla tatmin oldum.
Türkeri olunca Muhsin Yazıcıoğlu rahmetle yad edilmez mi. MHP’nin referandumdaki duruşu, AK Parti’nin nereye doğru yol aldığı, CHP’nin sahillerde oy aldığının altındaki hikmetler gibi konuları derinlemesine konuştuk.
Sayın Türkeri kim diye soran olabilir?
Mahmut Tuğrul Türkeri, Adıyamanlı olup Antalya’da yaşayan ama bazı Avrupa ülkelerinde de iş bağlantıları olan işadamı, milli sporcu, yazar, şair…
En önemlisi ise bir okuma hastası. Birkaç dil biliyor. Olayları derinlemesine irdeleyen, karakteri sağlam bir insan.
Bazı okuyucularım yazdıklarımı abartı gibi algılayabilir. Ancak, inanın Tuğrul Türkeri’yi hak ettiği şekilde anlatamadığım için mahcubum.
* * * *
Ziyaret ettiğimiz hemşerimizin bir diğeri ise Turizmci Ramazan Aslan’dı. Ramazan Aslan ismini memleketi olan Kâhta’da bir anaokulu yaptırması ile hatırlıyorum.
Aslan, anne ve babasının ismini verdiği “Zini & Abdullah Aslan” Anaokulunu yaptırdığı haberini okuduğumda kendisini takdir etmiştim. Kendisiyle bir araya gelmekten de büyük mutluluk duydum.
Ziyaretimiz sırasında, Profesyonel Otel Yöneticileri Derneğinin resmi yayını olan GM Turizm ve Yönetim Dergisi tarafından QM Awards 2010 Quality Management ödüllerinden biri olan özel ödüle ASKA Oteller sahibi Turizmci Ramazan Aslan’a verildiğini öğrendik. Bununla da gerçekten gurur duyduk
* * * *
Gezi sırasında tanıştığımız başka bir insan ise Avrupa Türk İş adamaları İşbirliği Konseyi Başkanı Sayın Aziz Şahin’di.
Sayın Şahin, GAP Gazeteciler Birliği Yönetim Kurulu üyelerine çalışmaları hakkında bilgiler sundu.
Amaçlarının Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne girişine yardımcı olmak, bu anlamda sosyal, siyasi ve ekonomik işbirliği yapma olduğunu ifade eden Şahin, ülkemizde çeşitli sektörlerde yatırım yapan iş adamlarımızı Almanya ve Polonya’daki meslektaşlarıyla buluşturarak yeni yatırımlara kapı araladıklarını ifade etti.
Aziz Şahin Bey, GAP gazeteciler Birliği cemiyetini Almanya ve Polonya’da bulunan gazeteciler cemiyetleri ile kardeş cemiyet yaparak basın sektöründe de işbirliklerine kapı aralamayı hedefledikleri söyledi.
Bu durum bölgemizde görev yapan gazeteciler için önemli bir fırsat olabilir. Aziz Bey gibi değerli bir insan ile tanışmış olmaktan ötürü kendimi bahtiyar addediyorum.
Barış, mutluluk ve huzur dolu yarınlar dileğiyle…
Fahrettin Çelik